[♫ 𝕄𝔼𝕃𝕆𝔻𝕚 ♫]

◾Kur'an okumanin ve ezberlemenin sevabi ile ilgili ayet ve hadisler nelerdir? Ebû Hüreyre Hazretlerinin, Kur’an okuyanlarin kazanacagi mânevî derecelerle ilgili olarak Peygamber EfRBIYEz (asm)’den rivayet ettigi su hadîsi serîf, mü’min gönüllerin heyecanla tutusmasina vesile olacak güzelliktedir: “kiyamet gününde Kur’an Kerîm gelecek ve Allah Teâlâ’ya: ‘Yâ Rabbî! Kur’an okuyan kimseyi seref süsüyle süsle!’ diyecek; bunun üzerine Kur’an okuyan kimse serefle süslenecek."  "Yine Kur’an Kerîm: ‘Allah’?m! Ona seref elbisesi giydir!’ diyecek; hemen o zâta elbiselerin en degerlisi giydirilecek. Sonra Kur’an: ‘Rabb’im! Ona seref taci giydir!’ diye niyâz edecek; o kimseye seref taci giydirilecek. Sonunda Kur’an Kerîm: ‘Yâ Rabbî! O kulundan razi ve hosnut ol! Senin hosnutlusundan üstün bir sey yoktur.’ diyerek Kur’an okuyan kimseyi mânevî mertebelerin en yüksegine ulastiracak." (Tirmizî, Fezâilü’l-Kur’an 18; Dârimî, Fezâilü’l-Kur’an 1). Yüce Kitab’?mizin, kendisini okuyanlara kazandirdigi güzelliklerin haddi hesabi yoktur. Mahserde, günesin tepeye dikildigi, herkesin kan ter içinde çirpindigi o dehsetli saatlerde, Kur’an’in, kendisini okuyan ve buyruklarina göre yasayan kimselere saglayacagi büyük imkândan söz eden EfRBIYEz (asm) söyle buyuruyor: “kiyamet gününde, Kur’an Kerîm ile Onun buyruklarini tutup yasaklarindan kaçan mü’minler ortaya getirilecekler. Kur’an’in önünde en uzun iki sûresi, Bakara ile Âl-i ?mrân bulunacak. O sirada bu iki sûre, iki bulut gibi görünecek veya aralarinda bir nur bulunan iki siyah gölgeligi andiracaklar, yahut bu iki sûre, kiyamet gününde sahiplerini savunmak üzere saf baglayip kanat germis iki kus sürüsü gibi gelecekler.” (Müslim, Müsâfirîn 253; Tirmizî, Fezâilü’l-Kur’an 5). Herkesin bir kurtarici bekledigi mahserin o dayanilmaz vakitlerinde Kur’an Kerîm’in bir sefaatçi olarak ortaya çikmasi ve kendisini okuyup ona göre yasayanlarin elinden tutmasi, Allah’?m, ne güzel bir imkândir. Kur’an ögrenmeyi geciktirmeyin! Soru: “Önce, hayatimi düzelteyim, sonra Kur’an Kerim’i ögrenirim diyorum. Bu dogru bir düsünce mis” Kur’an ögrenmeme yönündeki bu tarz mazeretleri nefis ve seytan fIsildiyor. Halbuki yasantimiz ayri, Kur’an Kerim ögrenmek ayri bir seydir. Belki çevremiz bunu yadirgayacaktir; ama önemli olan çevremiz degil bizim Allah’la (cc) olan irtibatimizdir. Yarina çikacak garantimiz var mis Kur’ân’? okumak, mânâsi üzerinde düsünmek ve tefekkür etmek, onu ezberlemek, namazda kiraat etmek ibâdettir. Kur’ân’? dogru yorumlamak ibâdettir. Kur’ân’? anlamak ibâdettir. Kur’ân’? ögrenmek ibadettir. Kur’ân’? yasamak ibâdettir. Kur’ân’in dogru yorumlari olan tefsirlerini mütalâa etmek ibâdettir. Kur’ân’? hatim niyetiyle bastan sona okumak, bitirip yeniden baglamak, okudukça tefekkürü artirmak, okudukça feyiz almak, okudukça kullusun sirrina ermek, ibâdetin inceligine vâkif olmak ibâdettir. Kur’ân ile A’dan Z’ye mesgul olmak ibâdettir.  Kur’ân, Üstad Bediüzzaman Hazretlerinin ifâdesiyle yerin ve gögün sahibi olan Allah’in tenezzül buyurup bizimle konusmasidir.(suâlar, s. 115.) "Kur’ân ari Azam’dan, Ism-i Azam’dan, her ismin en büyük mertebesinden gelmis; bütün âlemlerin Rabb’i unvaniyla Allah’in kelâmgdir; bütün mevcûdatin ilâh? sifatiyla Allah’in fermangdir; bütün semâvât ve arzin Hâlik’? nâmina insanlara teveccüh buyurularak söylenmis bir hitaptir, bir mükâlemedir, bir konusmadir, bir ezelî hutbedir, Rabb-i Rahîm’in yüksek bir iltifâtgdir."(?sârâtü’l-?’câz, S.15.) Bundandir ki, namaz Kur’ân’la mümkündür, niyâz Kur’ân’la mümkündür, duâ Kur’ân’la mümkündür.  Bundandir ki, namazda Kur’ân okumak farzdir. Kur’ân’siz namaz sahih degildir. Çünkü Kur’ân, Allah’in Kelâm sifatindan gelmis ve halîfe-i rûy-i zemîn vasfiyla ve insan olarak bizim omuzlarimiza yüklenmis en mukaddes, en muazzez, en temiz, en pâk, en kiymetli ve en mânâl? bir emânet-i ilâhî’dir. Bu emânete sahip olmak, kimligimizi kavramak, nereden gelip nereye gidecegimizi ögrenmek, bu dünyâdaki vazîfemizi benimsemek ve buna göre davranis gelistirmek ancak Kur’ân’? okumak ve ögrenmekle mümkündür. Cenâb Hakk’in, “Kur’ân’? tane tane, açik açik oku!”(Müzzemmil Sûresi, 73/4.) emri kulaklarimizda Çinlamalidir.  * Hazret-i Âise (ra) validemiz anlatir: Resûlullah EfRBIYEz (asm) söyle buyurMustur: “Kur’ân’? mâhir olarak (mahrecini, tecvidini, sesini, kiraatini bilerek) okuyan, serefli, itaatkâr elçiler olan meleklerle berâberdir. Kur’ân’? kendisine zor geldigi halde kekeleyerek okuyan kimseye ise iki kat sevap vardir.”(Riyâzü’s-Sâlihîn, 991.) * Berâ b. Âzib (ra) diyor ki: Üseyd b. Hudayr (ra) iki uzun iple atini baglamis, evinde Kehf Sûresini okuyordu. Okuyup dururken, üzerinde bir bulut peyda oldu, bulut yaklaitikça yaklast?. Nihâyet at ürktü, deprenmeye bagladi! Üseyd: “Yâ Rab, âfetten emîn kil!” diye duâ etmeye bagladi. Sabah oldusunda Peygamber EfRBIYEz’e (asm) geldi ve bu hâli anlatti. Resûl-i Ekrem EfRBIYEz (asm): “Oku ey adam! Durma oku! Bu tecellî sekînedir (sekînet, vakar ve rahmet yüklü ruhlar ve melekler). Kur’ân’? dinlemek için, Kur’ân’a hürmeten inmistir.” buyurdu.(Buhârî, 9/ 306.)  Çocuklarimiza Allah kelâmini ögretebilecegimiz, ögrenmelerine kapi açabilecegimiz, yardimci olabilecegimiz altin günlerin içinde bulunuyoruz. Çocuklarimiz, kendi Yaraticilarinin öz kelâmiyla bire bir muhatap olsunlar; okusunlar, ögrensinler.  Câmilerimiz, Kur’ân kurslarimiz, dershanelerimiz hizmete hazir. Birbirinden degerli gönüllü Kur’ân ögreticilerimiz çocuklarimizi altin kalpleriyle kucaklayacaklar. Yeter ki biz gönderelim, ihmal etmeyelim, ilgimizi eksik etmeyelim.  Yarin mahserde, “Annem veya babam bana dînimi ögretmedi, Kur’ân’? ögretmedi. Allah’?m, senin kelâmini ögretmedi.” sikayeti bizi mahcup eder. Mahserin mahcubiyeti bizi pesian eder.  Spor kursuna, resim kursuna, yüzme kursuna, müzik kursuna, tiyatro kursuna zaman aygrip imkân buldUGUMuz gibi; daha bir ihtimamla Kur’ân kursunu da ihmal etmemeliyiz. Aksi takdirde yalniz mahserde degil; dünyada bile zarar etmis oluruz.  Öyleyse, buyurun; Kur’ân ögrenmeyi ve ögretmeyi bir seferberlik haline getirelim. KUR'AN-I KErim ÂYETLerinDE KUR'AN'IN FAZÎLET? 1. "Gündüzün günes dönüp gecenin karanligi bastirncaya kadar (belli vakitlerde) namaz kil; bir de sabah namazini. Çünkü sabah namazi sahitlidir. Gecenin bir kIsminda uyanarak, sana mahsus bir nafile olmak üzere namaz kil. (Böylece) Rabbinin, seni, övgüye deger bir makama gönderecegini umabilirsin." (Isrâ, 17/78, 79). 2. "O kitap (Kur'ân); onda asla süphe yoktur. O, müttakîler (sakinanlar ve arinmak isteyenler) için bir yol göstericidir." (Bakara, 2/2). 3. "Ramazan ayi, insanlara yol gösterici, dogrunun ve dogruyu egriden ayirmanin açik delilleri olarak Kur'ân'in indirildigi aydir." (Bakara, 2/185). 4. "Ey insanlar! süphesiz size Rabbinizden kesin bir delil geldi ve size apaçik bir nur indirdik." (Nisâ, 4/174). 5. "Gerçekten size Allah'tan bir nur, apaçik bir kitap geldi. RiZasini arayani Allah onunla kurtulus yollarina götürür ve onlari iradesiyle karanliklardan aydinliga çikarir, dosdogru bir yola iletir." (Mâide, 5/15, 16). 6. "Bu (Kur'ân), Ümmü'l-Kurâ (Mekke) ve çevresindekileri uyarman için sana indirdigimiz ve kendinden öncekileri dogrulayici mübarek bir kitaptir. Ahirete inananlar buna da inanirlar ve onlar namazlarini hakkiyla kilmaya devam ederler." (En'âm, 6/92). 7. "iste bu (Kur'ân), bizim indirdigimiz mübarek bir kitaptir. Buna uyun ve Allah'tan korkun ki size merhamet edilsin." (En'âm, 6/155). 8. "Gerçekten onlara, inanan bir toplum için yol gösterici ve rahmet olarak, ilim üzere açikladigimiz bir kitap getirdik." (A'râf, 7/52). 9. "Kitab'a simsiki sarilip namazi dosdogru kilanlar var ya, iste biz böyle iyilise çalisanlarin ecrini zayi etmeyiz." (A'râf, 7/170). 10. "Kur'an okundusu zaman onu dinleyin ve susun ki size merhamet edilsin."(Arâf, 7/204). 11. "Ey insanlar! Size Rabbinizden bir ögüt, gönüllerdekine bir sifa, müminler için bir hidayet ve rahmet gelmistir. De ki: Ancak Allah'in lûtfu ve rahmetiyle, iste bunlarla sevinsinler. Bu onlarin (dünya mali olarak) topladiklarindan daha hayirlgdir." (Yunus, 10/57, 58). 12. "Elif. Lâm. Râ. (Bu Kur'an), Rablerinin izniyle insanlari karanliklardan aydinliga, yani her seye galip (ve) övgüye lâyik olan Allah'in yoluna çikarman için sana indirdigimiz bir kitaptir." (ibrahim, 14/1). 13. "Biz, Kur'an okundusu zaman, seninle ahirete inanmayanlarin arasina gizleyici bir örtü çekeriz. Ayrica, onu anlamamalari için kalplerine bir kapalilik ve kulaklarina bir agirlik veririz. Sen, Kur'an'da Rabbinin birligini yadettiginde onlar, canlari sikilmis bir vaziyette, gerisingeri dönüp giderler." (Isrâ, 17/45, 46). 14. "Biz, Kur'an'dan öyle bir sey indiriyoruz ki o, müminler için sifa ve rahmettir; zalimlerin ise yalnizca ziyanini artgrir." (Isrâ, 17/82). 15. "Allah sözün en güzelini, birbiriyle uyumlu ve b?kilmadan tekrar tekrar okunan bir kitap olarak indirdi. Rablerinden korkanlarin, bu Kitab'in etkisinden tüyleri ürperir, derken hem bedenleri hem de gönülleri Allah'in zikrine Isinip yuMusar. iste bu Kitab, Allah'in, diledigini kendisiyle dogru yola ilettigi hidayet rehberidir. Allah kimi de saptgrirsa artik ona yol gösteren olmaz." (Zümer, 39/23). 16. "iste böylece sana da emrimizle Kur'ân'i vahyettik. Sen, kitap nedir, iman nedir bilmezdin. Fakat biz onu kullarimizdan diledigimizi kendisiyle dogru yola eristirdigimiz bir nur kildik. süphesiz ki sen dogru bir yolu göstermektesin."(?ûrâ, 42/52). 17. "eger biz bu Kur'an'i bir dasa indirseydik, muhakkak ki onu, Allah korkusundan bas egerek, parça parça olMus görürdün. Bu misalleri insanlara düsünsünler diye veriyoruz." (HAgr, 59/21). 18. "Biz onu (Kur'an'i) Kadir Gecesi'nde indirdik. Kadir Gecesi'nin ne oldusunu sen bilir misini Kadir Gecesi bin aydan hayirlgdir." (Kadr, 97/1-3). 19. "iste o apaçik delil Allah tarafindan gönderilen ve en dogru hükümleri hâvî tertemiz sahifeleri okuyan bir elçidir." (Beyyine, 98/2, 3). 20. "Kur'an'i kesinlikle biz indirdik; elbette onu yine biz koruyacagiz." (Hicr, 15/9) HADIsLERDE KUR'ÂN-I KErim'in FAZÎLET? 1. Müslim'de rivayet edilen bir hadiste; Ebu Umame (r.a)'den, Resulullah (s.a.v)'in söyle dedigi rivayet olunMustur: "Kur'an'i ögreniniz. süphesiz o, kiyamet günü ehlin için çok iyi bir sefaatçi olacaktir." 2. En-Nevvas b. Sem'an (r.a) anlatiyor: Hz. Peygamber'i söyle derken duydum."kiyamet günü Kur'an-i Kerim ve bu dünyada onunla amel edenler getirilirler. Önlerinde de kendilerini arkadag edinenleri savunan Bakara ve Âl-i ?mrân sûreleri bulunur." (Müslim). 3. Buhârî'de rivayet edilen bir hadiste; Osman ibn Affan (r.a)'dan, Resûlullah (s.a.v)'in söyle buyurdusu rivayet olunMustur: "Aranizda en hayirliniz Kur'an'i ögrenen ve ögretendir." 4. Hz. Aise (r.anha) anlatiyor: Hz Peygamber (s.a.v): "Kur'an'i okumak kendisine zor geldigi halde onu takilarak okuyana iki sevap vardir." buyurMustur (Buhârî, Müslim). 5. Ebu Musa el-E'arî ( r.a) anlatiyor: Hz. Peygamber (s.a.v) söyle buyurdu: "Kur'an okuyan ve okudusuyla amel eden mü'minin örnesi, tadi güzel kokusu güzel turunç meyvesi gibidir. Kur'an okumayan, ancak onunla amel eden mü'minin örnesi de tadi güzel ancak kokusu olmayan ham hurma gibidir. Kur'an'i okuyan münâfisin durumu ise kokusu güzel tadi buruk reyhâne otu gibidir. Kur'an'i okumayan münâfisin durumu ise kokusu olmyan, tadi da buruk olan aci yaban kelegi gibidir."(Buhârî, Müslim ). 6. Hz. Ömer (r.a) anlatiyor: Hz. Peygamber (s.a.v) "Allah Teâlâ bu Kur'an'la bazi kavimleri yüceltir bazilarini da batgrir." buyurmaktadir (Buhârî, Müslim). 7. Müttefakun aleyh olan bir hadiste, ibn Ömer (r.a)'den Allah Rasûlü'nün söyle dedigi rivayet olunMustur: "Haset (g?pta veya imrenme) sadece iki yerde olur. Biri Allah'in kendisine Kur'an ögrenmeyi nasip ettigi kimsedir ki, onu gece gündüz okur, kendisini igiten komsusu: "Keske komsuma verilen Kur'an nimeti bana da verilseydi de, geregi ile amel ettigi gibi ben de etseydim!" der. Diseri de, Allah'in kendisine mal verdigi kimsedir ki, onu hak yolda sarfeder. Bunu gören Diser biri: "Keske su hayirsever kigiye verilen mal gibi bana da verilseydi de, onun yaptigi gibi ben de hayir yapabilseydim!" diye imrenir." 8. el-Berâ b. Âzib (r.a) anlatiyor: Sahabilerden biri ati yaninda iple bagli oldusu halde Kehf Sûresi'ni okumaya baglar. Derken bir bulut çikar ve sahabinin üzerine çökmeye yönelir. Hatta ati bu buluttan ürkmeye baglar. Sahabi sabah olunca Hz. Peygamber (s.a.v)'e gelip durumu anlatir. Hz.Peygamber (s.a.v): "O Kur'an için inmis huzur bulutudur." buyurur (Buhârî, Müslim). 9. ibni Abbas (r.a) anlatiyor: Hz.Peygamber ( s.a.v): "içinde Kur'an'dan bir sey bulunmayan kigi harabe ev gibidir." buyurMustur (Hadis hasen-sahîhtir; Tirmizî). 10. Tirmizî'nin hasen ve sahih diye vasiflandirdigi, Ebu Davud'un da rivayet ettigi bir hadiste Abdullah b. Amr b. el-Âs ( r.a)'in nakline göre Hz.Peygamber (s.a.v) söyle buyurMustur: "Kur'an ehline; Kur'an'i oku ve yüksel, Kur'an'i tipki dünyada okudusun gibi tane tane tertil üzere oku, zira senin rütben, okuyacagin son âyetin yakinindadir." denilecektir. 11. Sahîh-i Müslim'de, Ukbe b. Âmir (r.a)'den söyle bir hadis rivayet edilmistir: "Biz, Suffa'da iken Resûlullah (s.a.v) disari çikip: "Günah islemeksizin ve akrabalik bagini koparmaksizin Buthan'a yahut Akik'a kadar gidip oradan iri hörgüçlü iki deve getirmeyi hanginiz ister" diye sordu. "Ya Resûlallah! Biz bunu isteriz." dedik. "Öyle ise sizden herhangi biri mescide gider de celil ve aziz olan Allah'in kitabindan iki âyet ögrenir yahut okursa, bunlar onun için iki deveden daha hayirlgdir. Üç âyet onun için dört deveden daha hayirlgdir. Bu âyetlerin sayilari arttikça, o kadar deveden daha hayirlgdir." 12. ibn Mes'ud (r.a) Hz. Peygamber (s.a.v)'in söyle dedigini rivayet etmistir: "Bir kavme, Allah'in kitabini en iyi okuyanlari imamlik eder." (Müslim). 13. Câbir b. Abdullah (r.a) anlatiyor: Hz. Peygamber, Uhud'da öldürülenlerden iki kigiyi biraraya getirdikten sonra: "Bunlardan hangisi Kur'an'la daha fazla hagir nesirDis" diye sorar; birine isaret edilldigi takdirde, önce onun defin islemini yapardi. (Buhârî-Tirmizî, Nesaî, ibn Mâce). 14. ?mrân ibn Husayn (r.a) anlatiyor: Bana Kur'an okuyan bir kadin uiradi, okudu sonra kasilik istedi ardindan da bu istegini geri alarak söyle dedi: Hz.Peygamber (s.a.v) buyurdu ki: "Kim Kur'an okursa kasiligini Allah'dan istesin. Bir zaman gelecek insanlar Kur'an okuyacaklar da kasiligini insanlardan isteyecekler." (Hadis hasendir, Tirmizî) 15. ibn-i Mes'ud ( r.a) anlatiyor: Hz. Peygamber (s.a.v) "Allah'in kitabindan bir harf okuyanin, okudusu harfe kasilik sevabi vardir. Bir iyilik on katiyla degerlendirilir. Elif, Lâm, Mîm bir harftir demiyorum. Elif de harftir, lâm da harftir, mim de harftir." buyurmaktadir. (Hadis hasen-sahîhtir, Tirmizî ).

[Etiketler:]

Etiketler: