Yüzölçümü: 5,512 km²
il Merkezi Nüfusu: 13.483.052
Toplam il Nüfusu: 13.624.240 (2011 yili)
il Trafik No: 34
il Telefon Kodu: 212 Avrupa - 216 Asya
Istanbul ili Tanitimi
Hakkinda Bilgi
Istanbul'un ilçeleri: Istanbul ili sinirlari içerisinde 28 ilçe bulunmaktadir. Bunlar batida; Avcilar, Küçükçekmece, Bakirköy, Bahçelievler, bascilar, Güngören, Esenler, Bayrampasa, Zeytinburnu, Fatih, Eminönü, Beyoglu, Begiktas, sisli, Kagithane, Sariyer, Gaziosmanpasa, Eyüp. Doguda ise; Üsküdar, Beykoz, Kadiköy, Kartal, Pendik, Tuzla, Ümraniye, Adalar, Maltepe, Sultanbeyli bulunmaktadir. Basimsiz belediyeler ise Büyükçekmece, Çatalca, Silivri ve ?ile'dir.
Cografyasi: Istanbul 41° K, 29° D koordinatlarinda yer alir. Istanbul il topraklari toplam 5.512 km2’lik bir alani kaplamaktadir.
Istanbul, Avrupa ile Asya kitalari arasinda köprü görevi gören, bunlarin birbirine en çok yaklastigi iki uç üzerinde kurulMus bir sehirdir. Bu uçlar Avrupa kitasinda Çatalca, Asya kitasinda ise Kocaeli; güneyden Marmara ve Bursa, güneybatidan Tekirdag ve kuzeybatidan Kirklareli ile çevrilidir. sehrin adini aldigi ve Haliç ile Marmara arasinda kalan yarimada üzerinde bulunan asil Istanbul 253 km², bütünü ise 5.712 km²'dir. Marmara denizindeki Adalar da Istanbul iline dahildir.
Istanbul çevresinin bitki örtüsü, Akdeniz iklimi bitkilerini andgrir. Bölgede en çok görülen bitki türü makidir. Bu bitkiler uzun ve kurak bir yaz mevsimine kendini uydurMustur. Fakat iklimin özelligi dolayisi ile tepeler çiplak degildir. Yer yer görülen ormanlik alanlarin en önemlisi kentin 20 km. kuzeyindeki Belgrad Ormani'dir.
Istanbul ilinde büyük akarsu yoktur. En büyük akarsu, ayni zamanda Kocaeli Yarimadasi'nin da en büyük suyu olan Riva çaygdir. 71 km. olan Riva Çayi, kaynaklarini Kocaeli ilinden alir ve güneydogu kuzeybati yönünde akarak Riva köyü yakinlarinda Karadeniz' e dökülür.
Bogaza dökülen sularin en önemlileri Küçüksu ve Göksu dereleridir. Bunlardan bAska Haliç'e dökülen Kagithane ve Alibey Dereleri, Küçükçekmece Gölü'ne dökülen Sazlidere, Büyükçekmece Gölü'ne dökülen Karasu Deresi, Terkos Gölü'ne dökülen Trança Deresi, Istanbul ilinin belli bagli akarsularidir. ilde küçük fakat önemli üç göl vardir. Bunlarin üçü de Avrupa yakasindadir. Denizden ayrilmis olan Terkos Gölü'nün suyu tatlgdir. Kentin suyu buradan saglanir. Marmara Denizi kiyIsinda bulunan Istanbul ili Tanitimiküçükçekmece (11 km²) ve Büyükçekmece (16 km²) Göllerinin sulari denizle temaslari oldusu için tuzludur.
Bogaziçi Köprüsü yapimi (1.Köprü) yapimini izle
iklimi: Yaz aylari genellikle sicak geçen, kis aylari bölgeyi etkisi altina alan sistemlere bagli olarak fazla soguk geçmeyen Istanbul, Akdeniz ikliminin özelliklerini tagiyor görünse de, Marmara Denizi ve Istanbul Bogazi'nin etkisiyle farkli özellikler tagir. kis aylarinda Karadeniz' den gelen soguk-kuru hava kütlesi ile Balkanlardan gelen soguk-yagisli hava kütlesinin özellikle Akdeniz' den gelen ilik ve yagisli güneyli hava kütlelerinin etkisi altindadir. Bütün ilde Karadeniz'in sogukça yagisli (poyrazli) havasiyla Akdeniz'in ilik (lodoslu) havasi birbirini izler. ilde yaz-kis, gece-gündüz arasinda büyük Isi farklari görülmez.
Tarihçesi: Istanbul, Osmanli'nin 3. BAskentidir. Her ne kadar tarihi sehirde daha erken buluntulara rastlanmamis ise de; kentin Haliç bölgesinde ve Asya kIsminda yapilan kazilarda ele geçen buluntular bölgedeki ilk yerlegimin M.Ö. 3 bin yillarina dayandigini göstermektedir. Byzantion olarak anilan kentin Akropolü bugünkü Topkapi Sarayi’nin bulundusu alanda yer almaktaydi.
Haliç, günümüzde de kullanilmakta olan sakin bir limana sahiptir. Buradan baglayan kuvvetli bir sur sehri çevreleyerek Marmara Denizi' ne ulagirdi. Byzantion, bir liman ve ticaret sehri olarak Roma imparatorlusu döneminde de yasamini sürdürürken, M.S. 191 yilinda baglayan ve iki yili asan bir kusatmadan sonra Roma imparatoru Septimus Severius tarafindan fethedilerek yerle bir edilmistir. Ayni imparator tarafindan sonradan bastan inia edilen sehir genisletilmis ve yeniden donatilmistir.
M.S. 4. yüzyilda Roma imparatorlusu çok genislemis, Istanbul stratejik konumundan dolayi imparator Büyük Konstantin tarafindan Roma' nin yerine yeni bAskent olarak seçilmistir. Kent 6 yili Askin bir sürede yeniden düzenlenmis, surlar genisletilmis, birçok tapinak, resmi binalar, saraylar, hamamlar ve hipodrom inia edilmistir. 330 yilinda yapilan büyük merasimlerle kentin Roma imparatorlusunun bAskenti oldusu resmen açiklanmistir. Yakin çagin bagladigi dönemde Ikinci Roma ve Yeni Roma adlari ile anilan kent, daha sonra "Byzantion" ve geç devirlerde Konstantinopolis olarak adlandgrilmistir. Halk arasinda ise kentin adi tarih boyunca "Polis" olarak anila gelmistir.
Büyük Konstantin'den sonraki imparatorlarin sehri güzellestirme çabalarinin devam ettigi görülür. Kentteki ilk kiliseler de Konstantin'den sonra inia edilmistir. bati Roma imparatorlusunun 5. yüzyilda çökmesi nedeniyle Istanbul uzun seneler Dogu Roma imparatorlusunun (Bizans) bAskenti olMustur. Bizans döneminde yeniden inia edilen kent surlarla tekrar genisletilmistir.
Günümüzdeki 6492 m. uzunlusundaki ihtiSamli sehir surlari imparator Il. Theodosius tarafindan yaptgrilmistir. 6. yüzyilda nüfusu yarim milyonu asan kentte, imparator Justinyen idaresinde bir altin çag daha yasanmistir. Günümüze gelen meshur Ayasofya, bu imparatorun eseridir. Bizans imparatorlusu ve bAskent Istanbul' un sonraki tarihi, saray ve kilise entrikalari, iran ve Arap saldgrilari ve sik degisen imparator sülalelerinin kanli kavgalari ile doludur.
726-842 yillari arasinda kara bir devir olan Latin esemenligi, 4. Haçli seferinin 1204 yilinda sehri istilasi ile baglamis, tüm kilise ve manastirlar ile abidelere kadar sehir yillar boyu talan edilmistir. 1261'de idaresi tekrar Bizanslilarin eline geçen kent eski zenginligine tekrar kavuSamamistir. Kent, 53 günlük bir kusatma sonrasi 1453'te Türklerin eline geçmistir.
Fatih Sultan Mehmet'in savas tarihinde ilk defa kullanilan iri boyutlardaki toplari Istanbul surlarinin aislmasinin bir sebebidir. Osmanli imparatorlusunun bAskenti buraya taginmis, ülkenin çEgitli yerlerinden getirilen göçmenlerle sehir nüfusu arttgrilmis, bos ve harap olan sehrin imar çalismalarina baglanmistir.
sehrin eski halkina din hürriyeti ve sosyal haklar taniyarak, yasamlarini sürdürmeleri saglanmistir. Fatih'in tangdigi haklardan dolayi hiristiyan Ortodoks Kilisesinin basi olan Patrikhane günümüze kadar yerinde kalmistir. Fetihten yüzyil sonra da Türk Sanati sehre damgasini vurMus, kubbeler ve minareler sehir siluetine hakim olMustur.16. yüzyildan itibaren de Osmanli Sultanlarinin Halife olmalarindan ötürü Istanbul tüm Islam dünyasinin da merkezi olMustur.
Sultanlarin idaresinde sehir tamamen imar edilmis, büyüleyici bir atmosfere bürünmüstür. Bu devirdeki Istanbul tarihinin renkli sayfalarinda, genis bölgeleri tahrip eden, sik sik çikan yanginlar vardir. Eski akropolde kurulu Sultan Sarayi Bogaziçi'nin ve Haliç' in eIsiz manzarasina hakimdir. 19. yüzyildan itibaren bati dünyasi ile siklasan temaslar sonrasi, camiler ve saraylar, Avrupa mimarisi tarzinda, Bogaziçi kiyilarina inia edilmeye baglanmistir. KIsa sürede inia edilen birçok saray çöküs devrinin de sembolleridir. Istanbul, bir Diser dünya imparatorlusunun sona ermesine I. Dünya Savaginin bitigine sahit olMustur.
imparatorluk bölünmüs, iç ve Dis düsmanlar kendi paylari için mücadele ederken, Türk ordusunun asil bir komutani da Türk ulusu için mücadeleye girsimistir. Mustafa Kemal ismindeki bu milli kahraman, 4 yili asan Kurtulus Savagi'ndan sonra Türkiye Cumhuriyeti'ni 1923 yilinda kurMustur. BAskentin Ankara' ya taginmasi Istanbul'un önemini degistirmemistir. Bu eIsiz sehir büyüleyici görünümü ile yasamini devam ettirmektedir.
Ne Yenir: Istanbul mutfagi, Dünyanin önde gelen mutfaklarindandir. imparatorluk bAskenti olan kente ülkenin her yanindan gelen malzemeler, ustalar, tarzlar, ve lezzetler Osmanli Türk Mutfaginin ortaya çikmasina neden olMustur. imparatorluk mutfaginin devami olan ve yeni tatlara açik olan Osmanli mutfagi her gün zenginlesmektedir.
Istanbul mutfaginda, kuzu, koyun veya dana etine ilave edilen çEgitli sebzeler esas yemeklerdir. Pilav, börek çEgitleri, bulgur, kuru fasulye, zengin zeytinyagli sebzeler yan ögünler olarak servis yapilir. Köfte ve sis kebabi, döner kebap veya acili, yogurtlu, patlicanli Diser kebap çEgitlerinin makbulleri özel kebapçilarda bulunur. Hamur tartlari, baklava, kadayif ve benzerlerinin hakiki lezzetlisi, bu igi bazen birkaç nesildir devam ettiren küçük dükkanlardan temin edilir.
Istanbul'da da çEgitli milletlerin lokantalari mevcuttur. Fast-food, hizli atistirma servisi veren çok sayida mekan mevcuttur. Ancak lezzetli yöresel yemekler tipik lokantalarda tadilir. Raki ve ayran, en meshur iki Türk milli içkisidir. Her ikisi de süt rengindedir. Alkollü olani raki; su katinca beyazlasan sert bir içkidir. Diseri ise sulandgrilmis yogurttan imal edilen serinletici; ayrandir. Raki aperatif olarak kuru yemis veya kavun ve beyaz peynir ile, yemek süresinde çEgitli meze çEgitleri ile alinabilir, bAska içkiler ile birlikte içilmez. sarabin ve biranin ana yurdu Anadolu topraklaridir.
meshur Türk Kahvesi, küçük fincanlarda sade veya sekerli misafirlere her firsatta ikram edilir. "Bir fincan kahvenin 40 yil hatgri vardir" sözü kahvenin Türkler tarafindan bilinen kivami ile kullanilmaya baglandigi 16. yüzyildan beri söylenmektedir.
Ne alinir: Istanbul'a sadece alisvesi amaciyla da gidilebilir. Bu ise baglamak için en iyi yer sehrin eski kIsmindaki Kapali Çasi'dir. Labirent tarzi sokaklarda ve geçitlerde 4000'i Askin dükkan bulunmaktadir. Kuyumcular Sokagi, Halicilar Sokagi, Takkeciler Sokagi gibi isimler burada, önceleri, kendilerine özgü bölümlerde faaliyet gösteren farkli ticaret kollarini akla getirmektedir. Burasi, hala, sehrin ticaret merkezi, her zevk ve keseye uygun bir seyin bulundusu orijinal bir alisvesi yeridir.
Türk el sanatlari, dünyaca bilinen halilar, el boyamasi parlak renkli seramikler, bakir ve pirinçten aynalar, lületagindan pipolar çok hos birer hatira parça ve hediyeliklerdir. iyi aydinlatilmis vitrinlerdeki altindan mücevherler geçenin gözünü kamastirir. En iyi kalitedeki deri ve süet esyalarin fiyatlari oldukça makuldür. Çasinin ortasindaki Eski Bedesten' de nadir antika parçalar bulunur. Onlarca yildan kalma kiymetli bir parça bulabilmeyi ummak burada gezip dolagmaya deger dogrusu.
Eminönü'ndeki Yeni Cami'nin yani bagindaki MIsir ÇariIsi veya Baharat Pazari kigiyi mistik dogunun hayal alemine götürür. TarÇin, kimyon, safran, nane, kekik ve sayilabilecek Diser birçok ot ve baharatin bastan çikarici kokusu havaya yayilir. sehrin eski bölgesindeki Sultanahmet de ayri bir alisvesi ziyaretgahi haline gelmistir. 18'inci yüzyil Mehmet Efendi Medresesi'ndeki Istanbul Sanatlari ÇariIsi ve yakinindaki, Sinan tarafindan yapilan 16'inci yüzyil Caferasa Medresesi'nde zanaatkarlari çaligirken görmek ve yaptiklarindan satin almak mümkündür. Sultanahmet Camii Arasta'sinin kemeralti iyi bir seyir ve uygun bir alisvesi imkani yaratir.
Taksim - Nisantagi - sisli semtlerindeki seçkin dükkanlar pazar yerlerindeki kargasanin tam tersini yansitir. Istiklal, Cumhuriyet ve Rumeli Caddelerinde, Türkiye'nin yüksek kaliteli tekstillerinden üretilen sik modelleri satan dükkanlar zevkle ve rahatça gezilir. Nefis mücevherler, zarif modelli çanta ve ayakkabilar da bulunmaktadir. Ataköy'deki Ataköy Galeria'si ve Etiler'deki Akmerkez Istanbul'daki en sik masazalarin subelerini barindirmaktadir. Asya tarafindaki Bahariye ve basdat Caddelerinde ve Capitol Çasi Merkezinde benzer mallar sunulmaktadir.
Istanbul' un bit pazarlarinda hem yeni hem de eski, agartici parçalar bulunabilir. Beyazit'daki Sahaflar ÇariIsi ve Çinaralti'nda gezerken her gün yeni bir seyle kasilaislir. Pazar günleri, Sahaflar ve Kapali Çasi arasindaki isporta pazarinda mallar el arabalarinda ya da yaygilar üzerinde satisa sunulmaktadir. Horhor ÇariIsi her Yag ve kalitede mobilya satan dükkanlarla doludur. Topkapi semtinde, Cihangir - Çukurcuma Sokagi ve Üsküdar - Büyük Hamam Sokagi ile Kadiköy - Çasi Duragi civarinda yer alan ve Eminönü ve Tahtakale arasindaki bit pazarlari her gün açiktir. Bir Pazar günü Bogaz'in yukarIsina dogru arabayla gidildiginde Büyükdere ve Sariyer arasindaki bir Diser canli pazar yeri de durup gezilmelidir.
Istanbul'a nasil gidilir?
Karayolu: sehir içi ulasim: Minibüs ve otobüslerin yani sira, merkezi Aksaray'da olan tranvay, Taksim ile Levent arasindaki metro, Beyoglu'ndaki elektrikli tranvay sikça kullanilan sehir içi ulasim araçlaridir.
sehirlerarasi ulasim: Istanbul' dan yurdun her tarafina karayolu baglantisi vardir. Yurtiçi ulasiminin hareket noktasi, Anadolu yakasinda Harem, Avrupa yakasinda Esenler de bulunan uluslararasi otogaridir.
Uluslararasi ulasim: Istanbul'dan yurtdisina Yunanistan, Üsküp, Makedonya, Almanya, Fransa, Avusturya, Isviçre, Suudi Arabistan, Suriye, Rusya (Moskova) Romanya, Bulgaristan, Ürdün (Amman) seferleri yapilmaktadir.
Demiryolu: Istanbul'dan Ankara, Izmir ile Dogu Anadolu sehirlerine demiryolu baglantisi vardir. Istanbul'dan yurtdisina Sirkeci- Viyana, Münih, Budapeste, Selanik, (Eskisehir, Konya, Gaziantep)- Halep, (Tatavan, Van)- Tahran, S, Moskova, Bükres' e tren seferleri bulunmaktadir.
Denizyolu: Istanbul' da hem sehir içi, hem de yurt içi ulasim saglanmaktadir. Ayrica marinalarin Avrupa limanlarina baglantisi vardir.
sehir içi Denizyolu Ulasimi: Kadiköy- H.Pasa- Karaköy, Eminönü- Üsküdar, Eminönü-Kadiköy, Köprü-Yeniköy, Beykoz-Kavaklar, Sirkeci- Bostanci, Köprü-Adalar, Köprü-Yalova, Kabatas-Çinarcik, Bostanci-Çinarcik arasinda vapur islemektedir.
sehirlerarasi Ulasim: Karadeniz (Istanbul, Zonguldak, Sinop, Samsun, Giresun, Trabzon, Rize), Izmir, Marmara hatti (Marmara adasi, Bandirma, Mudanya), Avsa Adalarina turlar bulunmaktadir.
Havayolu: Istanbul Uluslararasi Atatürk Havalimani, sehir merkezine 20 km mesafededir. Ayrica Istanbul' da uçak ve helikopter kiralama olanagi vardir.
|