Gönderen Konu: LI URFA  (Okunma sayısı 495 defa)Konuyu Okumus Olanlar

[EN] [PL] [ES] [PT] [IT] [DE] [FR] [NL] [TR] [SR] [AR] [RU]

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

    k@rcicegi

  • Kişisel İleti Gönder (Çevrimdışı)
  • Default Avatar
  • *
  • Kayıt Tarihi
    27 Oca 2016 20:38:44
  • Ileti Sayisi: 653
  • Konu Sayisi 250
  • Alinan Begeni 41
  • Bayan
    • Nerden: ADANA
  • Memleket: TÜRkiyE

Sanliurfa ili Tanitimi
Sanliurfa ili Tanitimi
« : 29 Nisan 2014, 20:33 »

Sanliurfa

Yüzölçümü: 18.584 km²

il Merkezi Nüfusu: 515.199

Toplam il Nüfusu: 1.716.254  (2011 yili)

il Trafik No: 63

il Telefon Kodu: 414

Sanliurfa ili Tanitimi

Hakkinda Bilgi

Sanliurfa, tarihi geçmigi 9 bin yil öncesine dayanan, Hz. ibrahim'in dogdusu, Hz. Eyyüb'ün yasadigi, Hz. Isa tarafindan kutsanan kent adeta bir müze sehir görünümündedir. Harran'i gezerken 4000 yil öncesinin solundusunu hissetmemek, Atatürk Barajinin suladigi Harran Ovasi'nda ise yaratilan bolluk ve bereketi gözlemlememek mümkün degildir.

GAP - Güneydogu Anadolu Projesi Hakkinda Bilgi Almak için tiklayiniz

Urfa ilinin ilçeleri; Akçakale, Birecik, Bozova, Ceylanpinar, Halfeti, Harran, Hilvan, Siverek, Suruç ve Viraniehir'dir.

CogrAFYA

Karacadag Sanliurfa'nin en yüksek noktasini teIkil eder. Güney yarIsinda ovalar yer alir. Sanli Urfa'nin etrafinda çok sayida masara; sarniç; polye; dolin bulunmaktadir. (Kanli Masara; Dedenin Sarnici vb.)

batidan doguya dogru Suruç; Harran; Viraniehir-Ceylanpinar; Halfeti; Hilvan ve Bozova Ovalari en önemli ovalari, Karacadag; Tektek; Takirtukur; Susuz; GerMus; Nemrut; ?ebeke; Arat daglari en önemli daglari, Firat Nehri; Culap Suyu; Habur Nehri en önemli nehirleri ve Atatürk Baraj Gölü; Halil-ür Rahman Gölü; Aynzeliha Gölü de en önemli gölleridir.

Sanliurfa iklimi karasal iklim özelligi gösterir. Yazlari çok sicak ve kurak; kislari bol yagisli ve nispeten iliman geçmektedir.

TariHÇE

Sanliurfa tarihinin Paleolotik çasa kadar uzandigi tespit olunMustur. Kazilarda Neolitik çag Kalkolitik çag ve ilk Tunç çagina ait çok sayida degerli eserler ele geçirilmistir.

Bölge, Arami, Part, Roma, Bizans, Arap, Selçuklu, Selahattin Eyyubi, Mo?ol, Memlük ve Osmanli hakimiyetinde kalmistir.

NASIL GgdiLgri

Karayolu: Sanliurfa yurdumuzun güneydogu sinirlarinda ve Arap ülkelerine geçiste yer almasi ve GAP'in merkezi olusu nedeniyle karayolu ulasimda önemli rol oynamaktadir.

Havayolu: Kentte havalimani bulunmaktadir.

GEzilECEK YERLER

Müzeler ve Örenyerleri Sanliurfa Müzesi: Sanliurfa Müzesi'nde; Harran'daki kazi çalismalarindan elde edilen eserlerin yani sira, yöredeki Diser höyüklerde ve eski iskan yerlerindeki çalismalar sonucu ortaya çikarilan kültür varliklari kronolojik siralama ile teshir edilmektedir. Gisi katindaki ilk salon Asur, Babil ve Hitit çaglarina ait eserlere ayrilmistir.

Harran: Sanli Urfa'nin 44 kilometre güneydogusundadir. Her yil binlerce yerli ve yabanci turist tarafindan ziyaret edilen tarihi Harran Kenti, kendi adiyla anilan Harran Ovasi merkezinde kurulMustur.

Tevrat'ta Hârân olarak geçen yerin burasi oldusu söylenilir. Islam tarihçileri kentin kurulusunu Nuh Peygamberin torunlarindan Kaynana veya ibrahim Peygamberin kardegi Aran'a (Haran) baglarlar. 13.yüzyil tarihçilerinden ibn ?eddad, Hz. ibrahim'in Filistin'e gitmeden önce bu sehirde oturdusunu yazmaktadir. Bu nedenle Harran'a Hz. ibrahim'in kenti de denildigini, Harran'da ibrahim Peygamberin evinin, adini tagiyan bir mescidin, onun otururken yaslandigi bir tagin varoldusunu söylemektedir.

Harran tarihiyle ilgili en dogru bilgiler arkeolojik kazilardan elde edilen buluntulara dayanmaktadir. Harran adina ilk defa, Kültepe ve Mari'de bulunan M.Ö. II. bin baglarina ait çivi yazili tabletlerde "Har-ra-na" veya "Ha-ra-na" seklinde rastlanilmaktadir. Kuzey Suriye'de bulunan Ebla tabletlerinde ise Harran'dan "Ha-ra-na" olarak bahsedilmektedir. M.Ö. II. binin ortalarina ait Hitit Tabletlerinde, Hitit'lerle Mitanni'ler arasinda yapilan bir anlagmaya Harran'daki Ay TanrIsinin (Sin) ve Günes TanrIsinin sahit tutuldusu belirtilmektedir.

Harran, Kuzey Mezopotamya'dan gelerek bati ve kuzeybatiya baglanan önemli ticaret yollarinin kesistigi bir noktada bulunmaktadir. Bu özelliginden dolayi Harran, Anadolu ile siki ticaret iliIkileri bulunan Asurlu tüccarlarin da önemli uirak yerlerinden biri idi. Anadolu'dan Mezopotamya'ya Mezopotamya'dan da Anadolu'ya olan ticaret binlerce yil Harran üzerinden yapilmistir. Bu da burada zengin ve köklü bir kültür birikiminin olusmasina neden olMustur.

Harran; Ay, Günes ve gezegenlerin kutsal sayildigi eski Mezopotamya putperestliginin (Sabiizm) önemli merkezi olmasi yönüyle ünlü idi. Bu nedenledir ki Harran'da Astronomi ilmi çok ilerlemistir.

Urfa'nin hiristiyanligin en önemli merkezlerinden biri haline gelmesine kasilik, Asur, Babil ve Hitit devirlerinden beri Harran'da süre gelen Sabiizm varligini M.S. 11. yüzyila kadar sürdürebilmistir. Dünyadaki üç büyük felsefe ekolünden birisi "Harran ekolü"dür.

Bugün Cüllab ve Deysan irmaklari kuruMus oldusundan, Harran sudan ve Yesilden mahrum bir ovanin ortasinda 5000 yillik tarihi ile ayakta durmaktadir. Tipik evleri, höyüsü, kalesi, sehir surlari ve çEgitli mimari kalintilari, geceleyin gökyüzünde pgril pgril yildizlari ile turistlerin büyük ilgisini çekmektedir. Atatürk Baraji ve Urfa Tünelleri vasitasiyla Harran Ovasina akitilacak olan Firat Nehri, Harran'i tarihteki Yesil ve verimli günlerine kavusturacaktir.

suayb sehri: Sanliurfa'dan 88 km uzakliktaki Özkent köyü adiyla anilan tarihi harabelerdir. Genis bir alana yayilan ören yerinin surlarla çevrili oldusu ve Roma devrinde inia edildigi anlaislmaktadir. Halk arasinda suayb Peygamberin bu kentte yasadigina inanilir. Burada Peygamber Makami olarak ziyaret edilen bir de masara bulunmaktadir.

Sogmatar: Sanliurfa'ya 73 km uzakliktaki kent bugün Yagmurlu köyü adiyla anilmaktadir. M.S.1 ve 2'nci yüzyillarda Süryaniler tarafindan iskan edilmistir. Kökü Harran Sin Kültürüne dayanan Sabiizm ve bas tanr? Marilaha'nin kültür merkezi oldusu bilinen Sogmatar ören yerinin bas tanr?ya ve gezegenlere ibadet edilen ve kurban kesilen açik hava mabedi en önemli kalintilarindan biridir. Mabedin duvarlarinda Süryanice yazilar ve gezegenleri tasvir eden insan rölyefleri islenmistir. Ayrica Kalenin batIsinda bulunan tepedeki kayalara da tanrilari tasvir eden rölyefler ve Süryanice yazilar islenmistir.

Nevali Çori: Nevali Çori adiyla taninan antik yerlesme yeri, Sanliurfa ili Hilvan ilçesine bagli Kantara köyünün sinirlari içerisinde Firat nehrinin sag tarafinda ve onun bir kolu olan Katara Deresinin yaninda yer almaktadir.

Kazane: Sanliurfa merkeze bagli Kazane (usurcuk) yerlegim alaninin tarihi MÖ 5000-3000'e dayanmaktadir. Çalismalar sirasinda mimari buluntular, evler, sokaklar ve bu döneme ait eserler bulunMustur. Bu yerlegim alaninda höyüsün tepesinde su deposu inia edilmistir. Ayrica Sümerce'yi Akadça'ya çeviren bir alfabe bulunMustur.

Sanliurfa ili TanitimiBalikli Göl: (Aynzeliha Ve Halil-Ür Rahman Gölleri) Urfa sehir merkezinin güneybatIsinda yer alan ve ibrahim Peygamberin atege atildiginda düstüsü yer olarak bilinen bu iki göl, kutsal baliklari ve çevrelerindeki tarihi eserler ile Urfa'nin en çok ziyaretçi çeken yerleridir.

ibrahim Peygamber, devrin zalim hükümdari Nemrut ve halkinin taptigi putlarla mücadele etmeye, tek tanr? fikrini savunmaya baglayinca, Nemrut tarafindan bugünkü kalenin bulundusu tepeden atege atilir. Bu sirada Allah tarafindan atege "Ey Ates, ibrahim'e kasi serin ve selamet ol" emri verilir. Bu emir üzerine, Ates suya odunlar da balisa dönüsür. Hz. ibrahim bir gül bahçesinin içersine sag olarak düser. Hz. ibrahim'in düstüsü yer Halil-ür Rahman gölüdür. Rivayete göre Nemrut'un kizi Zeliha da ibrahim'e inandigindan kendisini onun peginden atege atar. Zeliha'nin düstüsü yerde de Aynzeliha Gölü olusmustur. Her iki göldeki baliklar halk tarafindan kutsal kabul edilerek yenilmemekte ve korunmaktadir.

Camiler ve Kiliseler

inanç Turizminin önemli merkezlerinden olan Urfa'da Ulu Cami , Hasan PaDisah Cami, Halil-Ür Rahman Cami, ibrahim Peygamber'in Dogdusu Masara Ve Mevlid Halil Cami, Eyyüp Peygamber Makami Ve Kuyusu görülebilecek Camilerdir. Isa Kilisesi, Der Yakup Kilisesi Urfa'nin önemli kiliseleridir.

Ulu Cami (Merkez): Urfa merkezindeki camilerin en eskilerindendir. Eski bir sinagog iken M.S. 435-436'da ölen Piskopos Rabula tarafindan St. Stephon Kilisesi'ne dönüstürülmüstür. kirmizi renkteki mermer sütunlarin çok olmasi nedeni ile "kizil Kilise" olarak da adlandgrilan yapinin yerine, 1170-1175 yillarinda Nurettin Zengi tarafindan inia edilmistir.

Anadolu'daki çok ayakli camiler grubunda olup, payeler üzerinde kible duvarina paralel üç sira çapraz tonozlarla örtülü, yatik dikdörtgen planlgdir. On dört sivri kemerli avluya açilan ve payeler üzerine duran çapraz tonozlarla örtülü son cemaat yeri, Anadolu'da ilk kez Sanliurfa Ulu Cami'nde kullanilmistir. Yapinin sekizgen çan kulesi bugün minare olarak kullanilmaktadir.

Hz. ibrahim'in Dogdusu Masara Ve Mevlid Halil Cami (Merkez): Hz. ibrahim, Mevlid-i Halil Cami avlusunun güneyinde bulunan masarada dogmustur. Rivayete göre devrin hükümdari Nemrut, bir rüya görür. Sabah rüyasinda gördüklerini müneccimlerine anlatir. Müneccimlerin "Bu yil dogacak bir çocuk senin saltanatina son verecektir" demesi üzerine Nemrut, halkina emir salarak o yil dogacak bütün erkek çocuklarin öldürülmesini ister.

Sarayin putçusu Azer'in hanimi bu masarada gizlice Hz. ibrahim'i dünyaya getirir. Hz. ibrahim 7 yagina kadar bu masarada yasamistir. Hz. ibrahim'in dogdusu masaranin içerisinde bulunan suyun, sifali oldusuna ve bir çok hastaligi iyilestirdigine inanilir.

Balikli Göl (Halil-ür Rahman ve Ayn Zeliha Gölü-Merkez): sehir merkezinde olup, içindeki baliklar, etrafindaki asirlik Çinar ve sögüt asaçlari ile tabii bir akvaryum görünümündedir. Göller, Ayn Zeliha ve Halil-ür Rahman olmak üzere iki tanedir. Hz. ibrahim Peygamber'in, devrin hükümdari Nemrut ve halkinin taptigi putlarla mücadele etmeye ve onlari Kirsp parçalayarak tek tanr? fikrini savunmaya baglamasi üzerine Nemrut tarafindan bugünkü Sanliurfa Kalesi'nden atege atilir. Bu esnada Allah tarafindan "Ey Ates ibrahim'e kasi serin ve selamet ol" emri üzerine Ates suya, odunlar da balisa dönüsür. Hz. ibrahim'in düstüsü yere "Halil-ür Rahman Gölü" denilir. Nemrut'un evlatligi Zeliha da, Hz. ibrahim Peygamber'e agik olur. Hz. ibrahim Peygamber için babaligi Nemrut'a yalvarir. Hz. ibrahim'in atege düstüsünü görünce Zeliha da kendini atege atar. Zeliha'nin düstüsü yere de Ayn Zeliha Gölü denir.

Hz. Eyyüp Peygamber ve Makami (Merkez): Hz. Eyyüp peygamberin, M.Ö. 2100 yilinda Suriye'de Sam ile Ramla arasinda üst diyari denilen ülkenin Desniye köyünde dünyaya geldigi rivayet edilmektedir. Cüzzam hastaligina tutulan Eyyüp Peygamber, Rahime adli karisi ile masarada çile çekmeye devam ederek Allah'a ibadetten vazgeçmez. Bütün Istiraplarina ragmen Allah'a asi olmaz. Sonunda, Eyyüp Peygamber imtihani kazanir, Allah tarafindan belirtilen sifali su ile yikanarak iyilegir, hanimi ile kendisine mal ve evlat ihsan edilerek daha sonra uzun müddet yasar. Sanliurfa merkezinde bulunan Hz. Eyyüp peygamberin çile çektigi masara, Eyyüp Peygamber Makami olarak ziyaret edilmektedir.

Eski Ömeriye Cami (Merkez): Sanliurfa merkezinde bulunan bu caminin, mevcut kitabeleri onarim devrine ait oldusundan inia tarihi bilinmemektedir. Halk arasinda adina dayanilarak caminin Hz. Ömer tarafindan yaptgrildigi söylenmektedir. Son cemaat yerinin dogu duvarinda yer alan kitabede caminin 1301 tarihinde Muhammed asa tarafindan tamir edildigi yazilgdir. Bu kitabedeki tarih Ömeriye Caminin Urfa'nin en eski camilerinden biri oldusunu göstermektedir.

Halil-Ür Rahman Cami (Döseme Cami-Makam Cami-Merkez): Halil-ür Rahman Gölünün güneybati kösesinde yer alan cami, medrese, mezarlik ve Hz. ibrahim'in atege atildiginda düstüsü makamdan meydana gelen bir külliye halindedir. Cami, M.S. 504 tarihinde (Bizans dönemi) Urbisyus'un maddi yardimlariyla monofistler adina yaptgrilan Meryem Ana Kilisesi üzerine XIII. yy.da Eyyübiler devrinde inia edilmistir. Caminin güneydogu kösesine bitigik kare gövdeli kesme tas minarenin bati cephesindeki kitabede, Eyyübilerden Melik E?ref Muzafferiddin Musa'nin emriyle 1211 yilinda yaptgrildigi yazilgdir.

RiZvaniye Cami (Zulumiye Cami-Merkez): Halil-ür Rahman Gölünün kuzey kenarinda yer alan cami, Bizans devrine ait St. Thomas Kilisesi'nin yerine Osmanlilarin Rakka Valisi RiZvan Ahmet Pasa tarafindan 1716 yilinda yaptgrilmistir.

Hz. Eyyüp, Hz. Elyasa ve Rahime Hatun Türbeleri (Eyyüp Nebi Köyü-Viraniehir): Hz. Eyyüp Peygamberin mezarinin, Viraniehir ilçesinden 12 km uzaklikta Eyyüp Nebi Köyü'nde oldusu rivayet edilmektedir. Hz. Eyyüp 7 yil çile çektikten sonra kendisine Allah tarafindan nail olunan sifali su ile yikanip yaralarindan kurtulur. Daha sonra egi Rahime Hatunla birlikte Eyyüp Nebi Köyünde yasar. Her ikisinin türbesi de bu köyde bulunmaktadir.

Eyyüp Peygamberi görmek için 3 ay yol yürüyen ve çok yakinina geldigi halde göremeden ölen Hz. Elyasa'nin kabri de ayni köydedir. Rivayete göre; IV. Murat basdat seferinde iken Eyyüp Nebi Köyünde mola verip bir gece konaklar. Rüyasinda birisi kendisine "Kaldigin yer Eyyüp Peygamberin makamgdir. Sabah kalktiginda atinin kisneyerek ayagini üç defa vurdusu yere bir cami ile türbe yaptir." der.

Yine özellikle yöre halki tarafindan anlatilan bAska bir rivayete göre Eyyüp Peygamberin sirtini sürdüsü kutsal bir kaya kütlesi de bu köyde bulunmaktadir. Hz. Eyyüp Peygamberi ziyarete gelenler önce Hz. Elyasa'yi (Hz. Eyyüp, "Beni ziyarete gelenler önce Hz. Elyasa'nin türbesini ziyaret etsin" demistir.) sonra Hz. Eyyüp'ün türbesini, daha sonra Rahime Hatunu ve en son da sirtini sürdüsü kutsal tagi ziyaret etmektedir.

suayb sehri (Harran): Harran'a 45 km mesafede, bir ören yeri olup mevcut kalintilar Roma Devrine aittir. Yüzlerce kaya mezari üzerine kesme taglardan yapilar inia edilmistir. Bu yapilarin bazi duvar ve temel kalintilari günümüze kadar gelebilmistir. suayb sehri harabeleri arasinda bir masara, suayb Peygamberin makami olarak bilinmektedir.

Ulu Cami (Harran): Harran Höyüsünün kuzeydogu eteginde yer alan Ulu Cami, 744-750 yillarinda Emevi Hükümdari II. Mervan tarafindan yaptgrilmistir. Ünlü medresesi, hamami, hastanesi ile bir külliye halinde oldusu tahmin edilmektedir. Anadolu'nun en eski ve en büyük camisi olmasi Bakimindan önem arz eden caminin Selçuklu dönemindeki onarimlarindan kalma mimari parçalari, tas süsleme sanatinin son derece güzel örneklerindendir.

Der-Yakup Kilisesi (Nemrut'un Taht?-Merkez): Urfa Kalesinin batIsinda Damlacik sirtlarinda kurulMus olan bu yapinin hiristiyanlik dininin dogusundan sonra yaptgrilan ilk kiliselerden oldusu bilinmektedir. M.S. 38 yilinda hiristiyan olan Süryaniler tarafindan kurulMus oldusu tahmin edilmektedir. Buraya Nemrut'un taht? da diyenler oldusu gibi Nemrut'un mezari diyenler de vardir. Halk arasinda Apgarin Dagi da denir. Süryaniler buraya Deyro D'Naliotho (Ruhlarin Manastir) demislerdir.

Deyr-i Mesih (Isa Kilisesi-Merkez): Bu kilise tilfindir Mahallesindedir. hiristiyanlik tarihinin ilk kiliselerinden olup M.S. 38 yilinda Süryaniler tarafindan yapilmistir. Evliya Çelebi Hz. Isa'nin Urfa'ya geldigini ve bu kiliseyi ziyaret ettigini, bu nedenle buraya Deyr-i Mesih (Isa Kilisesi) denildigini yazmaktadir.

Harran (Harran): Din ve dilleriyle en eski milletlerden biri sayilan ibraniler, tek tanr?ya inanan bir din anlayigini ilk gerçeklestiren kavimdir. Kutsal kitaplarda anlatilan Sami asill? Yahudi kavmi, Tevrat'a göre Yehova ibranilerini yöneten ibrahim Peygambere "Kabileni al ve baba evini (Ur sehri simdiki Urfa) Birak, gösterecegim ülkeye git. Orada kavmini büyük bir millet yapacasim." denmistir. Yine Tevrat'ta "Abram Harran'dan gittigi vakit, 75 yaginda idi" denilmektedir. Hz. ibrahim'in evinin kentin ortasinda bulunan höyüsün kuzey eteklerindeki kalintilar arasinda bulundusu bilim çevrelerince iddia edilmektedir.

Köprüler ve Su Kemerleri

Karakoyun Deresi : Karakoyun deresinin tarihteki adi Deysan IrmAggdir. Urfa'nin batIsindan dogan, sehir içersinden geçerek Harran Ovasi'nda Cüllap Irmagiyla birlegen bu dere günümüzde kuruMus bir durumdadir. Karakoyun Deresi üzerinde batidan baglamak üzere doguya dogru; hizmali Köprü, Millet Köprüsü, Jünstinyen Su Kemeri, Samsat Köprüsü (Eski Köprü), Haci Kamil Köprüsü, Beg Kapisi Köprüsü (KIsas Köprüsü) ve Demir Köprü bulunmaktadir.

Karakoyun Su Kemeri : Millet Köprüsü ile Samsat Köprüsü arasindadir. Bizans imparatoru Jünstinyen tarafindan 525 senesinde yaptgrildigi tahmin edilmektedir.

Urfa Kalesi: Kentin güneybati kesiminde, Halil-ür Rahman ve Ayn Zeliha Göllerinin güneyindeki Damlacik Dagi üzerindedir. Dogu, bati ve güney tarafi kayadan oyma derin savunma hendegi ile çevrili, kuzey tarafi ise sarp kayaliktir.

ÇEgmeler

Firuz Bey ÇEgmesi: Ulu Caminin dogusuna bitigik olan Eyyübi Medresesinin güney duvarinda yeralan çEgme 1781 tarihinde Firuz Bey tarafindan yaptgrilmistir. Medreseden günümüze sadece 1191 tarihli kitabesi kalmistir. Ayni yerde bugün görülen tek eyvanli medrese, Eyyübiler Devri medresesinin üzerine 1781 tarihinde Nakibzade Haci ibrahim Efendi tarafindan yaptgrilmistir.

Hamamlar

Urfa'da Osmanli Dönemi'nden kalma 8 hamam bulunmaktadir. Bunlar; cincikli, Vezir, ?aban, Velibey, Eski Arasa, Serçe ve Sultan hamamlaridir.

Hanlar ve Çasilar

Urfa'da Osmanli Dönemi'nden kalma çok sayidaki hanin en güzel örnekleri Gümrük Hani, Haci Kamil Hani, Mençek Hani, Topçu Hani, Bican asa Hani, Millet Hani ve Barutçu Han'dir.

Sanliurfa'nin Osmanli döneminden kalma is hanlari ve çasilarindan olusan eski ticaret merkezi Gümrük Hani civarinda yogunluk göstermektedir. Kazaz Pazari (Bedesten), Sipahi Pazari, Koltukçu Pazari, Pamukçu Pazari, Oturakçi Pazari, kinaci Pazari, Biçakçi Pazari, Kazanci Pazari, Neccar Pazari, Isotçu Pazari, Demirci Pazari, Çulcu Pazari, Çadirci Pazari, Saraç Pazari, Attar Pazari, Tenekeci Pazari, Kürkçü Pazari, Eskici Pazari, Keçeci Pazari, Kokaci (Kovaci) Pazari, Kasap Pazari, Boyahane ÇariIsi, Kavafhane ÇariIsi, Hanönü ÇariIsi, Hüseyniye Çasilari Gümrük Hani civarinda yer alan ve günümüzde de tarihi özelliklerini koruyan önemli alis vesi yerleridir.

Ornitoloji: Dünyada soyu tükenmekte olan ve Türkiye'de yalnizca Birecik'te yasayan Kelaynaklar Sanliurfa yöresindeki hayvan türlerinden en ilgincidir. ?bidae soyundan olan Kelaynaklar bas ve gerdanlari tüysüz oldusundan bu adla anilmaktadir. Birecik'ten bAska Fas ve Cezayir'de yasayan Kelaynaklar kis aylarinda Etiyopya ve Madagaskar'a göç ederler ve subat ortasindan baglayarak Birecik'e gelirler. Kayalik yamaçlarda yuva kurar, yumurtlama döneminden sonra temmuz ayi ortalarinda geri dönerler. Birecik'te her yil Kelaynak Festivali düzenlenmektedir.

Sanliurfa ili Tanitimi

Urfa Evleri…

Geleneksel Urfa Evleri: Urfa evleri genellikle harem (halk harem der) ve "oda" denilen selâmlik kismi olmak üzere iki bölümden olusurlar. Bazen bu iki bölüm, aralarindan bir duvarla ayrilmis ve sokak tarafindan ayri birer kapilari olan müstakil iki ev görünümünü verdikleri gibi, bazen de tek kapiyla girilen selâmlik bölümünden sonra ikinci bir kapiyla harem bölümüne geçilen bir plan gösterirler.

Haci Hafizlar Evi: Kara Meydan semtindedir. Postahanenin güneyine bitigik olan bu ev, harem ve selâmlik bölümlü olup geleneksel Urfa evlerinin birçok özelligini üzerinde toplamaktadir. 1888 yilinda inia edilen bu tarihi ev Kültür Bakanligi'nca restore edilerek Devlet Güzel Sanatlar Galerisi haline getirilmistir.

Sakibin Köskü: 1796-1876 yillari arasinda yasayan sair Sakip Efendi tarafindan yaptgrilan bu konak Halepli Bahçe içerisinde bulunur. Nedim Efendi Konagi gibi harem ve selâmlik olarak genis bir alana yayilir. 1985 yilinda Sanli Urfa Belediyesi'nce tamir ettirilmistir.

Küçük Haci Mustafa Hacikamiloglu Konagi: (Vilayet Konukevi) : Sanli Urfa Merkezinde, Vali Fuat Caddesi'nin (Büyükyol) Balikligöl'e yakin kesiminde Selahattin Eyyubi Caminin batIsindadir. Bu tarihi konak 19. yüzyilin ikinci yarIsinda inia edilmistir (1890 yillari). Harem ve selamlik bölümleri vardir. Konakta iniaat malzemesi olarak ünlü Urfa Tagi kullanilmistir.

NE YENgri

Sanliurfa ili Tanitimiyemek kültürü oldukça zengin olan SANLIURFA'da Ayran çorbasi, çagala agi, pakla agi, hitti bastirmasi, sarimsak agi, isot çömlegi, erik tavasi, semsek, has (marul) dolmasi, mimbar, acir bastirmasi, masluka, lebeni, borani, duvakli pilav, etli köfte (çis köfte), hAg hAg kebabi, kemeli kebap, tike kebabi, tepsi kebabi, frenkli (domatesli) kebap, kemeli cacik, bostana, koruk salatasi, katmer, agir agi, paliza, ?illik, haside, kuymak, zingil, paliza geleneksel yöresel yemekler arasinda sayilabilir.

NE ALINIR?

Sanliurfa'da tarihi çasi ve pazarlarda el dokumaciligi, tarakçilik, asaç oymaciligi, saraçlik (dericilik), kürkçülük, bakircilik, kuyumculuk ve tas süslemeciligi ürünleri bulunmaktadir.

YAPMADAN DÖNME

Çis köfte tatmadan,

Harran'i görmeden,

Urfa'nin aci kahvesini (mirra) içmeden,

Atatürk Barajini gezmeden,

Balikli Gölü gezmeden,

Kelaynaklari gözlemeden,

Kapali çasidan alisvesi yapmadan,

....Dönmeyin.
Bu Sayfayi Paylas
Google Twitter skype Google youtube tumblr pinterest skype youtube grubumuz grubumuz

Etiketler: