adiyaman, Türkiye’nin Güneydogu Anadolu Bölgesinde bulunan bir ilidir. idari merkezi adiyaman sehridir. 2010 TUIK verilerine göre merkez ilçeyle beraber 9 ilçesi, 19 belediyesi ve 427 köyü vardir. ilçeleri :Sayfa Bagliklari [gizle] adiyaman ili adiyaman Tarihçesi adiyaman Haritasi adiyaman Cografyasi adiyaman Nüfusu ?ive adiyaman Ekonomisi adiyaman’da Yapilacaklar adiyaman Mutfagi adiyaman Halk Oyunlari adiyaman’da Gezilecek Yerler adiyaman Tanitim Filmi adiyaman Fotograflari adiyaman ili adiyaman, Türkiye’nin Güneydogu Anadolu Bölgesinde bulunan bir ilidir. idari merkezi adiyaman sehridir. 2010 TUIK verilerine göre merkez ilçeyle beraber 9 ilçesi, 19 belediyesi ve 427 köyü vardir. ilçeleri : Sponsorlu Baglantilar
Besni Çelikhan Gerger Sincik Tut Kahta Gölbasi Samsat adiyaman haritasi Etimoloji Samsat: Kurulus tarihi çok eskilere dayanan Samsat’a Sümerler zamaninda “Semizata” dendigi rivayet edilmektedir. MIsirlarin ise yine Samsat’a “Samsuata” (?) veya “?emisata” (?) dedigi rivayet edilmektedir. Ancak kentin adini Kommagene krallarindan I. Antiochos Epiphanes’in dedesi olan Kral Samos’tan almis oldusu düsünülmektedir. Bu ismin manasinin ne oldusu bilinmemekle birlikte antik çaglardan itibaren Samsat ismi muhtemelen Kral Samos’tan dolayi “Samasota”, “Samusat”, “simsat” “Simisat” adiyla adlandgrilmistir . Samsat adinin Süryanice ve ibranice isminin “Simsat” (simsat) oldusu ve bu ismin “Günes” “Günes Diyari” manalarina geldigi söylenmekle birlikte bunun yanlig oldusu kanatindeyiz. Çünkü ortaçagin ilk dönemlerinde IV. asr?n baglarinda Ermeniler hiristiyanligi kabul etmeden önce ateiperest idiler. hiristiyanligin ilk dönemlerinde bu eski dinlerini muhafaza etmis olan Ermenilere “Arevebast” (yani günege tapinan) veya “Arevorti” (günesin oglu) deniliyordu. Bunlarin XIV. asira kadar yogun olarak yasadiklari en önemli merkez Samsat’t?. Bu yüzden günes diyari degil de günege tapanlarin memleketi olarak bilinmelidir. Islam fetihleriyle birlikte “Samosata” ismi Arap ?ivesine uydurularak artik “Sümeysat” olarak adlandgrilacaktir. Osmanlilarin son dönemlerinden itibaren günümüze kadar olan dönemde ise “Sümeysat” adi degiserek günümüzdeki kullanilan “Samsat” halini almistir. Kâhta: Bilge Umar bu ismin Süryanice’den geldigini belirtmektedir. Bu yörede bir zamanlar önemli miktarda Süryani yasamis oldusundan onun bu düsüncesini paylagmaktayiz. Süryani Mihael’de bu isim “Gaktai” olarak geçmektedir. Abu’l Faraç’ta ise Kâhta ismi “Kahti” olarak geçmektedir. Honigman ise bu isimlerden bAska “Kjakta” kelimesini eserindeki haritada göstermistir. Ermeniler bu yeri “Gakhta” olarak Arap tarihçileri ise “Kâhta” olarak adlandirmislardir. Kürtçe Gexte denildigi gibi ayrica Kolik de denmektedir. John Freely ise kentin Kâhta’nin ismini almadan önce MÖ 3. yüzyilin ortalarinda Kommagene Krali Arsemes tarafindan kente verilen “Arsemia” isminden bAska bu sehir içinde “Nymhaeum Kenti” oldusunu dolayisi ile böyle bir isminin de oldusunu söylemektedir. Bu isim sehrin yanindan geçen Nymphaios (Kâhta) Çayi’n dan gelmis olmalidir. Nympha Yunan Mitolojisinde su ve orman perilerine verilen isimdi. O halde bu kentin ismi “su perisi kenti” veya “orman perisi” kenti olmalidir. Gerger: Gerger ilçesi ve Gerger kalesi çok eski olmakla birlikte, kale birlikte büyük ihtimalle Kommagene Kralligi döneminde yapilmis veya tamir görmüstür. Çünkü kalenin duvarlarinda bu dönemden kalma bir yazit vardir. Gerger ismi büyük olasilikla Ermenice “büyük tas yapi veya heykel” anlamina gelen Gargar sözcüsünden gelmistir. Bir bAska rivayete göre Gerger adinin kaynagi Kerkük’den adiyaman’a iskan edilmis bir Karakeçili Türkmen agiretidir. Gergerler dünya çapinda yayilmis eski bir sülaledir. Gerger soyadi bazilarina göre Kerkük’de bulunduklari bölgenin adidir. Urfa’ya yerlesmis agiret mensuplarinin soyadlari Gerger, Gergerli ya da Gergerlioglu olmakla beraber bu adin kaynaginin Kerkük’teki Gerger mi, yoksa bugünkü Gerger ilçesi mi oldusu açik degildir. Besni: ilçenin adi antik çagda “Ostacuscum” du ve bu kent Kommagene kralliginin bes önemli kentinden biri idi. Besni, Abu’l Farac’da “Bet Hesne”, Süryani Mihael’de ise “Beit Hesna” olarak ismlendirilmistir. Her iki sekil de Süryanice olup “Hesna yurdu” anlamindadir. Kentin adi Urfali Mateos’ta “Behesni”, Islami kaynaklarda ise “Bihisni” olarak geçmektedir. Honigmann “Bahasna” seklinde kaydetmistir. Çakirhöyük (Keysun): Çakirhöyük ismi Keysun isminin sonradan cumhuriyet döneminde degistirilen seklidir. Ama tarih boyunca bu yer “kisum”, “Kaysum”, ”Cesum”, “Kaeasun”, “Kesun”, “Keasun” olarak adlandgrilmistir . Süryani Mihael ve Mateos’da “Keysun”, “Kaysun” Grigor’un Urfali Mateos’un zeylinde ise “Gison” olarak geçer ve “Güzel” manasinda oldusu açiklanmaktadir. Keysun ismi tarihçiler tarafindan genellikle Maras-Göksun ile karistirlmaktadir. Süryanice “Kayium”, Arapça “Kaysum”, Rumca “Kaesoun”, veya “Kessounion”’dur. Burasi antep ile Besni arasindadir. Gölbasi: Bugünkü inekli köyünün eski ismi ve bir zamanlar önemli bir ilk çag kenti olan “Adata” idi . Honigmann’da “al-Hadas”, “Hadata”, olarak vermistir. adiyaman Tarihçesi adiyaman Ismi : adiyaman isminin menseyi hakkinda çEgitli rivayetler vardir. Birinci rivayete göre; Perre sehrinde cereyan ettigi belirtilen bir olaya baglanmaktadir. FARR?N yada PERRE olarak bilinen sehirde PUT’ a tapan bir babanin yedi oglu, babalarinda evde olmadigi bir gün bütün putlari imha ederek ALLAH’in (Hz. Isa’nin söyledigi gibi) bir oldusunu kabul ve ilan ederler. Putperest baba durumu ögrenince yedi oglunu da öldürür. Babalari tarafindan öldürülen yedi kardegin hatirasina Farrin (Perra=Pirin)’ de bir manastir yaptgrilir. Bu olaydan ötürü de sehre Yedi Yaman adi verilir. Yedi Yaman zamanla adiyaman sekline dönüsür. adiyaman Fotograflari 9 Ikinci rivayete göre; adiyaman sehrinin ortasinda yaptgrilan Mansur’un kalesi olarak bilinen kale’ ye halk, HIsn Mansur ismini vermistir. HIsn Mansur isminin menseyi hakkinda iki ayri rivayet mevcuttur. Kaynaklarda VII. yüzyilda buraya gelen Emevi komutanlarindan Kays kabilesine mensup Mansur. Ca’vene’ye izafetle bu ismin verildigi rivayet edilmekte ise de bAska bir rivayete göre bu ismin Abbasi Halifesi Ebu Cafer El-Mansur’un adindan gelmektedir. Zamanla halk arasinda telâffuz seklinin de degismesiyle “HÜSNÜ MANSUR” olarak bu sehrin ismi degistirilmis olmaktadir. Üçüncü rivayete göre; adiyaman sehrini dogu, bati ve güney yönlerinde derin vadiler çevirmistir. Bu vadilerin yamaçlari zengin meyve asaçlari ile kapli oldusu gibi, sehrin çevresinin de meyve asaçlariyla kaplanmis olmasindan dolayi güzel vadi anlaminda olan “Vadi LEMAN” (Güzel vadi) kelimesinin söylenigi zamanla degismis ve halk arasinda “ADIYAMAN” sekline dönüsmüstür. Ancak, HIsn Mansur yani Hüsnü Mansur ismi 1926’ ya kadar resmi ad olarak kalmistir. 1926 yilindan itibaren Bakanlar Kurulu kararlari ile sehrin ismi tekrar ADIYAMAN olarak degistirilmistir. – adiyaman’in Tarihçesi adiyaman, tarihin bilinen en eski yerlegim yerlerinden biridir. adiyaman Palanli Masarasinda yapilan incelemelerde kent tarihinin M.ö. 40.000 yillarina kadar uzandigi anlaislmistir. Yine Samsat-sehremuz Tepe’deki tarihi bulgulardan M.ö. 7.OOO yilina kadar Paleolitik, M.O. 5.000 yillarina kadar Neolitik, M.Ö. 3.OOO yillarina kadar Kalkolitik ve M.O. 3.0OO-1.200 yillan arasinda da Tunç Çagi dönemlerinin yasandigi anlaislmistir. Bu dönemde bölge Hititlerle Mitannilar arasinda el degistirmis ve Hitit Devletinin yikilmasiyla (M.Ö. 1.200) karanlik bir dönem baglamistir. M.Ö. 1.2OO’den Frig Devletinin kurulusu olan M.Ö. 750 yillan arasi dönemle ilgili olarak yazili kaynasa rastlanmamistir. Ancak; bu dönemde yöre, Asur etkisine girmeye bagladigindan, Samsat’ta bulunan Asur etkili mühürler ve Kahta Eskitas Köyünde bulunan Hitit Hiyeroglifi ile yazilmis kitabeler, Anadolu’daki tarihi silsilenin ilimizde de aynen devam ettigini, göstermektedir. Bu dönemde adiyaman ve çevresinde Hitit Devletinin yikilmasiyla ortaya çikan Geç Hitit sehir devletlerinden biri olan Kummuh Devleti hüküm sürmüstür. M.Ü. 9OO-70O yillari arasinda yöre Asur etkisinde kalmakla birlikte, Asurlular tam olarak esemen olamazlar. 6. yüzyilin baglarindan itibaren yöreye Persler hakim olur ve yöre Satrap’lar (Valiler) eliyle yönetilir. M.O. 334 yilinda Makedonya Krali Büyük iskender’in Anadolu’ya girmesiyle Pers’ler hakimiyetini kaybetmis ve M.ü. 1. yüzyila kadar yörede Makedonyali Selev-kos Sülalesi hüküm sürmüstür. Bu sülalenin gücünün zayifladigi siralarda, Kral Mithradetes l Kallinikos Kommagene Kralliginin basimsizligini ilan etmistir (M.O. 69). BAskenti Samosota (Samsat] olan Kommagene Kralligi, esemenligini MS. 72’ye kadar sürdürmüs, bu tarihte yöre Roma imparatorlusunun eline geçmis ve adiyaman Roma imparatorlusunun Syria (Suriye) Eyaletine, 6. Lejyon olarak baglanmistir. Roma imparatorlusunun 395 yilinda bati ve Dogu Roma olarak ayrilmasiyla, adiyaman Dogu Roma imparatorlusuna katilmistir. 643 yilindan itibaren bölgeye Islam akinlari baglamakla birlikte Islam hakimiyeti ancak 670 yilinda Emevi’lerle kurulabilmistir. 758 yilinda ise, II, Abbasi komutanlarindan Mansur Ibni Cavene’nin hakimiyetine girer. 926 yilina kadar Abbasi hakimiyetinde kalan H’de bu tarihte Hamdanüerin esemenligi baglar. 958 yilinda yöre yeniden Bizanslilarin eline geçer. 1114-1181 yillan arasi yöreye Türk akinlari olur. 1204-1298 yillari arasinda Samsat ve yöresini Anadolu Selçuklulari ele geçirir. 1230 ve 1250 yillarinda Mo?ol saldgrilan yasanir. 1298’de yöre ve bölge Memlüklerin eline geçer. 1393 yilinda adiyaman bu kez de Timurlenk tarafindan yagmalanir. Büyük bir istikrarsizligin oldusu Orta çag boyunca adiyaman Bizans, Emevi, Abbasi, Anadolu Selçuklulari, Dulkadirogullan arasinda el degistirmis ve nihayet Yavuz Sultan Selim’in Iran seferi sirasinda 1516 yilinda Osmanli topraklarina katilmistir. Osmanli topraklarina katilan adiyaman, baglangiçta merkezi Samsat’ta bulunan bir Sancakla Maras Beylerbeyligine bagliyken, Tanzimat’tan sonra bir kaza olarak Malatya’ya baglanmistir. Cumhuriyetin kurulusundan 1954 yilina kadar eski idari yapisi korunarak Malatya’ya bagli kaza konumunda olan adiyaman 1 Aralik 1954 tarihinde 6418 sayili Kanunla Malatya’dan ayrilarak müstakil il haline gelmistir. – adiyaman Kronolojisi M.Ö. 40000- M.Ö. 7000 Paleolitik M.Ö. 7000 – M.Ö. 5000 Neolitik M.Ö. 5000 – M.Ö. 3000 Kalkolitik M.Ö. 3000 – M.Ö. 1200 Hititler M.Ö. 1200 – M.Ö. 750 Asurlular M.Ö. 750 – M.Ö. 600 Frigler M.Ö. 600-M.Ö. 334 Persler M.Ö. 334-M.Ö. 69 Makedonlar M.Ö. 69-M.S. 72 Kommagene Kralligi 72-395 Roma imparatorlusu 395-670 Dogu Roma (Bizans) 670-758 Emeviler 758 – 926 Abbasiler 926- 958 Hamdaniler 958 –1114 Bizanslilar 1114 –1204 Eyyubiler 1204 –1298 Anadolu Selçuklular 1298 –1516 Memluklular 1516 –1923 Osmanli imparatorlusu adiyaman’in Tarihsel Geligimi adiyaman ve çevresinde yapilan arkeolojik kazilar ve yüzey arastirmalari bu sehrin tarihinin paleolitik döneme kadar uzandigini göstermistir. Insanlik aleminin Toplayicilik ve Avcilik Dönemi adini verdigimiz kültür evresinin de izlerini tagiyan, büyük medeniyetlere begiklik eden adiyaman, 100 yildan bu yana dünya arkeologlarini mesgul eden bir arastirma alani haline gelmistir. Yöredeki arkeolojik kazilarda bulunan Paleolitik (40.000) ve Neolitik dönemlere ait çakmak tagindan yapilmis el baltalari, delici ve kazicilar, obsidiyenden yapilmis ok uçlari, pismis toprak parçalari; Kalkolitik döneme ait pismis topraklardan yapilmis kaplar ve objeler, Erken Tunç çagina ait madeni eserler; Demir çagina ve Helenistik döneme ait tas ve pismis topraktan eserler, Roma dönemine ait kandiller, çEgitli kaplar, heykeller ve tas eserler, Bizans dönemine ait küp ve Diser seramik çEgitleri; Abbasiler dönemine ait altin ziynet esyalari, Selçuklu ve Osmanli dönemine ait sirl? seramikler, vazolar, cam eserler; mühürler, yüzük ve bilezikler, insan ve hayvan figürleri gibi daha birçok arkeolojik eserler, adiyaman ve çevresinin tarihi zenginliklerini ortaya koymaktadir. adiyaman ve çevresinin tarihi zenginliklerinin eskiden beri bilinmesi bölgenin son yüz yilarda birçok yerli ve yabanci bilim adami, seyyah tarafindan arastirilmasina neden olMustur. – Eski çagda adiyaman Güneydogu Anadolu Bölgesi’nde Firat ve Dicle nehirlerinin arasinda kalan havzadaki adiyaman, Gazi Antep, Sanli Urfa, Siirt, sirnak, Batman ve Mardin illerini içine alan topraklardaki sulama ve enerji üretimine yönelik bir proje gerçeklestirilmistir. Bu proje kIsa adi GAP olan Güneydogu Anadolu Projesi’dir. Bu proje çerçevesinde, su altinda kalmis antik yerlegim bölgelerinde arkeolojik arastirmalar yapilmistir. Cografi konum itibariyle Güneydogu Anadolu Bölgesi, güneyde Mezopotamya, doguda iran, kuzeyde dogu Anadolu ve Kafkasya, batida Orta Anadolu bozkirlari arasinda yer alan bir orta bölgedir. Dogu ve Güneydogu Anadolu Bölgesi yaylalari, sözü edilen bölgeler arasinda binlerce yil önce parlayip sönen eski medeniyetlerin bir kavsak yeri oldusu için insanlik tarihi boyunca egi az görülen medeniyetlere sahne olMustur (ERZEN,Afif: Dogu ve Güneydogu Anadolu Bölgesi Tarih Anatolia and Urartions-Ankara 1984 s.7). Dogu ve Güneydogu Anadolu Bölgesi Tarih öncesi çaglarda yasayan insanlarin ihtiyaçlarini kasilayacak elvesili bütün özelliklere sahipti. Su kaynaklari, dogal kaya sisinaklari, çayir ve ormanlik alanlari ile zengin av hayvanlari insanlari en eski çaglardan beri bu bölgeye çekmis olmalidir. Dogu ve Güneydogu Anadolu bölgesindeki bu elvesili özellikler, avcilik ve toplayicilikla geçimlerini sürdüren insanlara çok olumlu yasama ortami sunMustur. Bu ortam bölgede bir çok medeniyetin filizlenmesi sonucunu dogurMustur.adiyaman Bölgesindeki Eskiçag Yerlesmeleri Paleolitik Yerlesmeler Paleolitik kültürü meydana getiren insanlar masaralarda yagiyorlardi. Bu insanlar için avcilik kültürel geligimin ilk devrelerinde en önemli asamalardan biriydi. Bölgede bulunan bol miktardaki av hayvani insanlarin düsüncesine ve sosyal yasantIsina yön veren etkenlerden biri olMustur. adiyaman-Malatya karayolu üzerinde bulunan PALANLI KAYAALTI SigiNagi iste böyle bir paleolitik dönem yerlesmesidir.adiyaman Samsat sehramuz Tepesi ve Çevresi Yerlesmeleri’nde yine paleolitik dönem kalintilari bulunmaktadir. Bölgede ayrica Kung Kiraci Tepesi, Ziyaret Tepesi ve Kemiak Tepesi gibi yerlegim yerleri de vardir. adiyaman yöresinde Neolitik, Kalkolitik ve Eski Tunç Dönemini yansitan yerlesme yerlerinin baginda, bugün Atatürk Baraji gölü sahasi içinde kalan Samsat (Samosata Höyüsü) gelmektedir. Ayrica Kommegene Kralligi’nin bAskentligini yapmistir. Keza Tille Höyük yörenin Diser önemli bir höyüsüdür. adiyaman bölgesi Helenistik ve Roma Dönemi eserleriyle ün yapmis bir bölgemizdir. Bu kalintilarin en önemlisi Eski Kahta Köyünün yanindaki 2150 m yüksekliginde Nemrut Dagi’nin üzerindedir. Toros Daglari ile Firat Nehri arasindaki yöre, Helenistik ve Roma çaglarinda Kommagene olarak adlandgrilir. Kommagene M.Ö. I. yüz yil baginda Selevkoslar soyuna son veren iç savaglar sirasinda I. Mithradates Kallinikos tarafindan basimsiz bir krallik olarak kurulMustur. Antikçag’ daki adi Nymphaios olan bugünkü Kahta Çayi üzerindeki Eski Kahta Köyünün yaninda yer alan Arsameia kentinde, antik kentin kurulusunu anlatan yazitlara rastlanmistir. Bu kentin 3 km güneybatIsinda Kahta Çayi’nin bir kolu olan Cendere Çayi’ndaki güzel köprü, sütunlar üzerindeki Latince bir yazita göre Roma döneminde dört Kommagene kenti tarafindan yaptgrilmistir. Antitoroslarin bir uzantisi olan Nemrut Dagi’nin 2150 m yükseklikteki zirvesinde bugün herkes tarafindan bilinen ve Geç Helenistik Devirden kalma tapinaksal mezar aniti, yeryüzünün en degerli kültür varliklarindan biri olarak kabul edilmistir. Bu anit ve çevresi 1987 yilinda UNESCO nezrindeki “Insanligin Kültür Mirasi” listesine alinmis 1988 yilinda da Türk Hükümeti tarafindan Milli Park ilan edilmistir. Roma dönemi eserleri arasinda kaya mezarlari da bulunmaktadir. adiyaman Kahta ilçesi Eskitoz (Ancos) Köyünün dogusundaki Firat vadisinde yamaç boyunca kalker kayalara oyulMus pek çok mezar bulunMustur. Ancak bunlar Atatürk Baraji sulari altinda kalmistir. Güneydogu Anadolu Bölgesinde özellikle adiyaman ve Gaziantep yöresinde kurulMus olan ilk devlet Kommagene (M.Ö.69-M.S.72) Kralliggdir. Bölgede Selevkos hakimiyetini iran’daki Parth’larin (M.Ö.240-85) hakimiyeti takip eder. Parthlar sinirlarini Firat boylarina kadar genisleterek Diyarbakir’i ellerine geçirdiler. Ancak M.S.226 yillarina kadar ellerinde tutabildiler (OKTAY Akiit,“Roma imparatorluk Tarihi” Istanbul 1985). – Orta çagda adiyaman adiyaman ve çevresi M.S.395 yilindan itibaren Dogu Roma imparatorlusu’ nun (Bizans Devleti’nin) esemenligi altindayken Islam akimlarina maruz kalmistir. Hz. Ömer’in halifeligi döneminde (634-644) adiyaman ve çevresi Müslüman Araplarin eline geçmistir. Aba Ubeyde, Halid Bin Velid, Sait Bin Ebi Vakkas ve ?yaz Bin Ganm gibi taninmis islam komutanlarinin katildigi savaglar sonucunda 638 yilinda bu bölge Islam topraklarina katilmistir. adiyaman ve çevresi bir süre Müslümanlarla Bizanslar arasinda sinir bölgesi ve çekisme konusu olur. 670 yilinda Emevi komutanlarindan Mansur Bin Cavena adiyaman’i ele geçirir. Bu komutanin adiyaman sehrinin ilk yerlegim alani içinde kalan bugünkü adiyaman Kalesini yaptirdigi rivayet olunur. M.S. 758 yilinda Abbasi halifesi Ebu Cafer Mansur tarafindan Emevi esemenligine son verilir. Böylece adiyaman ve çevresine Abbasiler hakim olurlar. M.S. 1066 yilinda Selçuklu komutanlarindan Gümüstekin, adiyaman sehrini (HIsn Mansur-u) ve çevresini ele geçirir; ancak iç kasiliktan dolayi geri çekilir. 1071 Malazgirt Muharebesi’ni izleyen 1082 yilinda HIns Mansur (adiyaman sehri), tekrar ele geçirilir ve Abbasi hakimiyeti sona erer. Selçuklularin esemenligi altinda kalan adiyaman ve çevresi Haçli Savaglari’nin etkisi altinda kalarak geçici olarak el degistirir. adiyaman ve çevresi1114-1204 tarihleri arasinda Eyyubilerin kontrolü altina da girmistir. Anadolu Selçuklularin 1298 yilinda Mo?ollarin istilasina uirar; iç kasiiklik yasanir. Bu durum 1339 tarihine kadar devam eder. 1339 tarihinde adiyaman ve çevresi, Dulkadirogullari Beyligi’nin kurulmasindan bir süre sonra Dulkadirogullari’ nin esemenligine girer. 1398’ de Osmanli PaDisahi yildgrim Beyazit yöreyi ele geçirirse de Dogu Anadolu’ya esemen olan Timur tehlikesi nedeniyle geri çekilir. Sonuçta adiyaman ve çevresi tekrar Dulkadirogullari’nin eline geçer. – Yeni çagda adiyaman 1515 yilinda Osmanli imparatorlusu’nun hükümdari Yavuz Sultan Selim, iran seferi dönüsünde Dulkadirogullari Beyligi’nin esemenligine son vererek, adiyaman ve çevresini topraklarina katar. Böylece adiyaman’da Osmanli imparatorlusu dönemi baglamis olur. adiyaman ve çevresi Osmanli yönetimine girdikten sonra, sinir boyu olmaktan çikar. Bunun sonucu olarak savas, bAskin ve istila korkusundan kurtulur, huzura ve sükuna kavusur. Osmanli yönetiminin Türk agiretlerini belli yörelerde oturmaya mecbur eden iskan (yerlesme) politikasindan dolayi, Anadolu’nun Diser yerlerinde oldusu gibi bu yörede de zaman zaman isyanlar meydana gelir; ancak bu isyanlar bastirlir. – adiyaman’in idari Tarihi Dulkadirogullarindan Osmanli imparatorlusu’na geçen adiyaman sehri, önce Kahraman Maras (Zülkadriye) Eyaleti sinirlari içinde yer alir. ilk yillarda (1519-1530) Samsat sancagina baglanir. 1531’ den sonra da Elbistan sancagina baglanir. 1841 yilinda adiyaman sehrinin ilçe merkezi oldusunu görüyoruz. sehrin, vali adina görev yapan bir memur yani kaymakam tarafindan yönetilmeye bagladigini görüyoruz. Ancak tarihi belgelerde “Kaymakam”sözcüsüne rastlanmamistir. 1849 yilinda sancak haline getirilerek Diyarbakir’a baglanmistir. Bu tarihten itibaren Besni, Kahta ve Siverek ilçelerinin de adiyaman sancagina baglandigini görüyoruz. 1859 yilinda bu defa Malatya sancak olunca, adiyaman tekrar ilçe haline dönüstürülür. Bu durum, adiyaman’in resmen il merkezi oldusu 01.12.1954 tarihine kadar devam eder. Söz konusu yasayla adiyaman il olMustur. 22.06.1954 tarih ve 6414 sayili yasa ile Kahta, Besni, Gerger ve Çelikhan ilçeleri ile birlikte 16 bucak da adiyaman’a baglanmistir. Daha sonra 7035 sayili kanunla 01.04.1958 tarihinde Gölbasi, 01.04.1960 tarihinde Samsat, 09.05,1990 tarihinde 09.05.1990 tarihinde 1664 sayili yasayla Tut ve 1991 yilinda ise Sincik ilçe merkezine dönüstürülmüstür. Bugün adiyaman’a bagli 8 ilçe merkezi bulunmaktadir. adiyaman Haritasi [vc_row][vc_column width=”1/1″][vc_gmaps type=”m” zoom=”14″ title=”adiyaman Haritasi” link=”https://maps.google.com/mapsiq=Ad%C4%B1yaman+Haritas%C4%B1&ie=UTF-8&hq=&hnear=0x15331388daa5b1ab:0xdb1596e4c5f547e,Ad%C4%B1yaman&gl=tr&ei=VcKwUd29DYfiPJrLgKAL&ved=0CCoQ8gEwAA” size=”450″][/vc_column][/vc_row] adiyaman Cografyasi Genel Durum adiyaman ili Orta Firat bölümü içinde yer alir. Eski cografyaci ve tarihçilere göre: Güneyde Arap Yarimadasindan, Kuzeyde Toros Siradaglari’na dogru uzanan Arap çöllerinin sona erdigi yerde, Toros sira daglarinin eteklerinde verimli topraklar yer almaktadir. Arap çöllerini kuzeyden bir ay gibi saran bu topraklara binlerce yildan beri ‘Bereketli Hilal’ adi verilmistir. Ortadogu ülkelerinin merkezinde yer alan ‘Bereketli Hilal’ topraklarinda Asya, Avrupa ve Afrika kitalarindan gelen ana kara yollari birbirlerini kesmektedir. Tarih boyunca ‘Bereketli Hilal’ Bölgesi ana ticaret yollarinin kavsak noktalarinda, büyük ticaret ve sanayi sehirleri dogmus, büyümüs, yikilmis ve yerlerine yenileri kurulMustur. ‘Bereketli Hilal’ bölgesinin bir parçasi sayilan Orta Firat Bölümünün illerinde olan adiyaman sehri, ‘Bereketli Hilal’ bölgesinin en üst singrini olusturmaktadir. adiyaman ili uygun cografi özellikleri dolayIsiyla tarihinin her döneminde insanlarin yasamayi tercih ettikleri bir yerlegim bölgesi olMustur. adiyaman Fotograflari 5
– Yeryüzü sekilleri adiyaman ‘in Kuzey kesimi toroslarin uzantisi olan Malatya daglari ile çevrilidir. Çelikhan, Gerger ve Tut ilçelerinin arazilerinin çogu dagliktir. ilin belli bagli daglari; Akdag, Dibek, Ulubaba, Gördük, Nemrut, Bozdag ve Karadagdir. Güneye inildikçe ova nitelikli araziler baglar. Kahta, Samsat, Keysun ve pinarbasi ovalari ilin önemli ovalaridir .
Bitki Örtüsü adiyaman ili Dogu ve Güneydogu Anadolu Bölgeleri arasinda köprü vazifesi gören bir sehirdir. Hatta kIsmen Akdeniz Bölgesinin özelliklerini de tagir. Bu nedenle bitki örtüsü de bu üç bölgenin özelliklerini tasimaktadir. Yüksek rakimli yerler genelde mege asaçlari ile kaplanmis olmakla birlikte, su ve toprak erozyonu nedeni ile çiplak hale gelmis araziler de mevcuttur. Yaz mevsiminin uzun ve kurak geçmesi dolayIsiyla orman içi bitki örtüsü yok denecek kadar azdir. Tarim yapilmayan alanlar çayir, mera, yabani asaçlar ve makilerle kaplgdir. Sazlik, bataklik alanlarda suyu seven bitki türlerine rastlanmaktadir. Rakim yükseldikçe asaç türleri degismekte kimi bölgelerde megeliklere rastlamak mümkün olmaktadir.Dogan, sahin, baykus, keklik gibi yabani kus türleri yaninda tavsan, tilki, çakal gibi yaban hayvanlari da adiyaman il sinirlari içerisinde yasama alanlarina sahiptirler.
Akarsular : Firat Nehri ilin en önemli akarsuyudur. Diser akarsulari ise sunlardir; Sofraz Çayi, Ziyaret Çayi, Çakal Çayi, Kalburcu Çayi, egri Çayi, Besni Akdere Çayi, ?epker Çayi, Çat Deresi, Gürlevik Deresi ve Halya Deresi ile Gölbasi, inekli, Azapl? ve Abdulharap gölleri ilin Diser su kaynaklaridir. Firat Nehri: ilin en önemli akarsuyu-dur. Sanliurfa ve Diyarbakir illeri ile singri olusturur. il içindeki uzunlusu 180 km. dir. Kâhta, Kalburcu ve Göksu Çaylari nehrin baglica kollandir.
Kahta Çayi: Çelikhan yöresindeki Bulam, Abdülharap ve Recep sularini toplayip Cendere Köprüsünden geçtikten sonra Eski Kahta ve Alut Arazisinde biriken dag sularini da alarak Firat Nehri’ne kasir (45.5 km). Göksu Çayi: Kahramanmaras ili sinirlarindan çikar. Erkenek, Tut.ve Akdere civarindan geçer. Sofraz suyunu da aldiktan sonra Gümüskaya’nin batIsinda Firat Nehrine kasir. ?I sinirlan içindeki uzunlusu 90 km. ‘dir.
Sofraz Çayi: Besni ilçesi Toklu Köyü civarindan çikar. Hacihalil Köyü yakinlarinda Keysun Suyu’nu alarak Akdere civarinda Göksu Çayi’na kasir. il sinirlari içindeki uzunlusu 51 km.’dir. Ziyaret Çayi: Kaynagini Cebel ve Zey Köyleri sularindan alarak ipekli Köyü civarinda Atatürk Baraji Gölü’ne kasir. adiyaman ilinin önemli sayilabicak Diser akarsulari ise sunlardir: Çakal Çayi (37.5 km.) Kalburcu Çayi, egriçay (32 km.}, Besni Akdere Çayi (59 km.) Keysun Çayi (45 km..), Birimie Çayi (35 km.), ?epker Çayi, Çat Deresi, Gürlevik Deresi ve Halya Deresi (41 km.) – Göller – Göletler ilde dört dogal, bir de yapay olmak üzere bes adet göl vardir. Bunlar Gölbasi, inekli, Azapl? ve Abdulharap dogal gölleri ile Atatürk Baraji suni gölüdür. Gölbasi Gölü: 2.19 km2 yüzölçümünde olan bu göl, Gölbasi ilçesi Belediye sinirlari içerisinde yer almaktadir. Çevresinde turistik tesisler bulunan gölde balik üretimi de yapilmaktadir. ?nekli Gölü: Yüzölçümü 1.09 km2 dir. Yagislarin fazla oldusu dönemlerde Gölbasi ve Azapl? Gölleri ile dogal olarak açilan kanallarla birbirine baglanirlar. Azapl? Gölü: ilçenin batIsinda bulunan bu gölün yüzölçümü 2.72 km2 dir. kisin sularinin artmasi nedeniyle çogu kez Gölbasi Gölü ile birlegik bir görünüm arz eder. Abdülharap Gölü: Çelikhan ilçesinin 3 km. kuzeyinde yer alan gölün yüzölçümü 5 km2 dir. Yüzeyi yogun olarak saz ve otlarla kaplanmis olan bu göl. Çat Baraji’nin tamamlanmasi halinde, baraj göl sahasi içinde kalacaktir. Atatürk Baraji Gölü: Güney Dogu Anadolu Projesi’nin (GAP) uygulamaya konulmasiyla olusan bir göl olup adiyaman ve Sanliurfa illeri arasinda genis bir alani kaplar. Bölgenin sulama suyu ve balik üretiminin temini açIsindan son derece önemli bir göldür. Rezervuar sahasi 81.700 hektardir.
Çamgazi Baraji Gölü: adiyaman merkez ilçeye bagli Atatürk Baraji yolu üzerindedir. Baraj gövdesi zonlu toprak dolgu tipinde yapilmakta olup sulama amaçli inia edilmektedir. Sulama alani 6536 hektardir.
Çat Baraji Gölü: Güney Dogu Anadolu Projesi’nin (GAP) uygulamaya konulmasiyla olusan göl olup adiyaman-Çelikhan Abdulharap Gölü üzerindedir. Sulama amaçli kullanilan baraj gölü 14.481 hektarlik alani kaplar.
|